Yuvarlakçay’a kurulmak istenen HES’e karşı 11 aydır süren nöbet sonunda bitti.
Köyceğiz’in Beyobası belde sınırları içindeki Yuvarlakçay üzerine kurulmak istenen Hidro Elektrik Santrali (HES) nedeniyle Yuvarlakçay köylülerinin on bir aydır sürdürdüğü dere nöbeti, mahkemenin Yuvarlakçay lehine verdiği karar üzerine bitti.
HES projesini yapmak isteyen Akfen Holding’in geçtiğimiz aylarda projeden çekildiğini açıklamasına rağmen, köylüler davalar sonuçlanıncaya kadar nöbete devam etme kararı almışlardı.
Yuvarlakçay köylüler ve sivil toplum kuruluşlarının, Çevre ve Orman Bakanlığı ve Özel Çevre Koruma Kurumu aleyhine açtığı davada, Muğla 1. İdare Mahkemesi’nin verdiği yürütmeyi durdurma kararının ardından köylüler kamp çadırlarını kaldırma kararı aldı.
Muğla Köyceğiz’in Beyobası beldesinden geçen Yuvarlakçay Irmağı’na kurulmak istenilen hidrolektrik santralına karşı yöre halkının mücadelesi aylarca sürdü. Bölgeye HES’çileri sokmayan köylüler, içerisinde ‘anıt ağaç’ların da bulunduğu HES için kesilen ağaçları da Orman Müdürlüğüne uzun süre teslim etmediler. Yuvcarlakçay köylülerinin çay başında çadırlı nöbet eylemi ülke düzeyinde bir ilgi ve sempatinin de oluşmasını sağladı. Özellikle köylü kadınlar danslı şarkılı gösterilerle HES istemediklerini farklı bir biçimde de dile getirdiler. 10-85 yaş grubundaki köylü kızlarla kadınlardan oluşan Şalvar-Rap Grubu ilginç şarkıları ve danslarıyla tüm dikkatleri üzerlerinde topladılar.
Şalvar-Rap Grubu’nun öyküsü Yuvarlakçay Koruma Platformu’ndan Yasemin Pakyürek’in gördüğü bir rüyayla başlamış. Pakyürek, HES’e karşı başlattıkları mücadelenin bir parçası olan “HES Kes” adını verdiği parçasının ortaya çıkışını söyle anlattı: “11 ay önce eylemlere başladık. Söz vermelerine rağmen, bir gecede aralarında asırlık çınarların da bulunduğu yüzlerce ağaç kesildi. Bu görüntü karşısında, kanımız donmuştu. O gece bir rüya gördüm. Sanki Yuvarlakçay’ın ruhu beni kaldırdı ve aklıma gelen sözleri aynı dakikada kaleme aldım. Böylelikle ortaya ‘HES-Kes’ adını verdiğimiz, rap şarkının sözleri çıktı. Parçayı seslendirme fikrini birlikte eylem yaptığım kadınlara anlattım. Bu onları da çok heyecanlandırdı. Yaşları 10 ile 85 arasında değişen birlikte eylem yaptığımız köylü kadınlarla hemen çalışmalara başladık. Beş-altı günün sonunda da ortaya güzel bir grup çıktı. Adını ‘Şalvar-Rap’ koyduk.”