Çevre Dostu Yeşil Binalar Derneği’nin üzerinde çalıştığı sertifika ile ABD’de LEED ve İngiltere’de ise BREEAM sertifikasının ön planda olduğu sektörde, Türkiye standartlarına uygun bir sertifikasyon sisteminin getirilmesi amaçlanıyor.
Yeşil binaları, konutun oturduğu araziden tasırıma, operasyon, bakım, yenilenme ve yıkımına kadar çevreye en az zarar verecek şekilde planlanması olarak tanımlayan Duygu Erten konuşmasında her ülkenin kendi yerel koşullarına uygun sertifika geliştirmesinin önemine dikkat çekti.
Zirveye Almanya’dan katılan Johannes Kreissig ( Almanya Yeşil Binalar Konseyi Direktörü) sertifikasyon sürecinin başlangıcının uluslararası yatırımcıların talebine dayandığını fakat süreçle beraber geldikleri noktada kısa dönemli kar anlayışından uzaklaşarak uzun vadede sosyal kullanım değerinin ön plana çıktığını ve en önemli konunun insanların sürdürülebilir bir çevrede yaşam hakkına sahip olduğunu belirtti.
Johannes Kreissig ve Bent Wanggren ( İsveç Yeşil Binalar Konseyi Kurucu Başkanı) küresel ısınma ve iklim değişikliği konuları ile ilgili ülkelerinin dünya ölçeğinde endişeli olduklarını, çözüm yolları ile ilgili uygulamalarda yeterince hızlı davranılmadığı konusunda ortak görüşlerini ifade ettiler.
Merakla beklenen sunumlardan olan Vancouver /Kanada : En Yaşanabilir Şehir Deneyimini anlatan Sdyney Rasekh şehrin kent bahçeleri konusunda örnek teşkil ettiğini belirtti.
Kent bahçeleri alanında otuz yıllık bir tecrübeye sahip olan kentte 2900 bahçe mevcut. Belediyenin bu alanda destekleyici bir rol üstlendiğini belirten Rasekh , bahçecilik yapmak isteyen kişilere belediyenin ücretsiz tohum, fide ve gübre desteğinde bulunduğunu söyledi.
Vancouver’da yaşayanların ulaşım için ilk düşündükleri yöntem yürümek , yürümek mümkün değilse bisiklet akabinde toplu taşıma geliyor. Özel araç son tercihleri. Bu nedenle nüfus artışı olsa da yıldan yıla karbon salınımında sürekli bir azalma söz konu ve hedefleri 2020 de en yeşil şehir -karbon nötr şehir- unvanını almak.
İstanbul Serbest Mimarlar Derneği adına etkinlikte konuşan Kerem Erginoğlu, yaşam felsefesi açısından kendimizi sorgulayıp tüketim alışkanlıklarımızı gözden geçirmemiz gerektiğine vurgu yaparak ülkemizin koşullarına uygun bir yeşil bina sertifikasına ihtiyaç duyduklarını belirtti.