Cumhuriyet Halk Partisi Tunceli (Dersim) Milletvekili Hüseyin Aygün, 12 Ağustos 2012 günü akşam saatlerinde, Tunceli-Ovacık Karayolu’nun 35. Kilometresinde, HPG militanları tarafından kaçırılıp alıkonulmuştur.
Gerekçesi ne olursa olsun bu kaçırma eyleminin halkın oyları ile seçilmiş sivil bir kişiyi hedef alması nedeniyle kaygı verici buluyor ve kınıyoruz.
Bu eylem, bugün ülkenin ve bölgenin içinde bulunduğu savaş ve şiddet ortamının hangi tehlikeli boyutlara sıçrayabileceğini göstermesi bakımında önem taşımaktadır.
HPG güçlerinin son dönemlerde kaçırdığı / alıkoyduğu aralarında çok sayıda sivilinde bulunduğu insan sayısı 140 civarındadır. Özellikle sivillere yönelik bu tür eylemleri kabul edilemez buluyor, başta Milletvekili Hüseyin Aygün olmak üzere kaçırılıp alıkonulan herkesin derhal serbest bırakılmalarını talep ediyoruz. Türkiye Barış Meclisi olarak da bu kişilerin serbest bırakılmasını kolaylaştıracak her türlü görev ve sorumluluğu üstlenebileceğimizi de açıkça beyan ederiz.
Hüseyin Aygün’ün alıkonulmasından sonra siyasal iktidar tarafından yapılan şiddet ve çatışmayı körükleyici, gerilimi tırmandırıcı nitelikteki spekülatif açıklamalar kaygı vericidir. Bu açıklamalar, güvenlik güçlerinin Hüseyin Aygün’ün yaşamını tehlikeye atacak girişimlerde bulunmasına hiçbir biçimde yol açmamalıdır.
Bugün, dünyada, savaşın olduğu kadar barışın da merkezi bölgemizdir. Arap baharı olarak adlandırılan halk hareketleri sonucu bölge diktatörleri teker teker yıkılıyor. Ancak bölge, dünya barışını tehdit eden ekonomik krizlerin, çıkar çatışmalarının, yeni paylaşım arayışlarının da uygulama ve müdahale alanı. Bu açıdan Türkiye’nin barışı, bölge barışının tesis edilmesi açısından öncelikli bir öneme sahiptir. Bu nedenle barış savunucuları olarak Kürt Sorunu’nun demokratik ve siyasi zeminde çözümünü zora koşacak, barış sürecine zarar verecek her türlü tutum ve eylemin artık terk edilmesi gerektiğine inanıyoruz.
35 yıldır denenen ama hiç bir sonuç vermediği defalarca kanıtlanmış olan imha ve inkâr amaçlı, çözümsüzlüğe endeksli güvenlikçi politikalara derhal son verilmelidir. Halkın bilgi alma hakkını engelleyen, sansürcü ve yasakçı tutumlardan vazgeçilmeli operasyonlara son verilmelidir.
Gün, tüm silahların susması ve müzakerelerin başlatılması günüdür. Gün, temel hak ve özgürlüklerin geliştirilmesi, Kürt halkının haklı taleplerinin anayasal güvence altına alınması günüdür. Aksi takdirde Ortadoğu batağı Türkiye’yi de içine çekecektir.
TÜRKİYE BARIŞ MECLİSİ
14 Ağustos 2012