Türkiye'nin afet yönetimi alanında faaliyet gösteren 65 sivil toplum örgütünü bünyesinde barındıran Afet Platformu'nun örgütsel kapasitesini güçlendirmek üzere çalışma yürüteceğimiz programın açılış toplantısına Avrupa Birliği Delegasyonu Başkanı Büyükelçi Thomas Hans Ossowski, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu, AFAD’ı temsilen İstanbul İl Afet ve Acil Durum Müdürü Prof. Dr. Haluk Özener, belediye temsilcileri ve sivil toplum örgütlerinden birçok yetkili katıldı.
Birlikte Güçlüyüz
Avrupa Birliği (AB) Türkiye Delegasyonu adına konuşan Büyükelçi Thomas Hans Ossowski, Türkiye'nin doğal afetler ve iklim değişikliğinin artan zorlukları karşısında dayanıklılığını güçlendirmek istediklerini belirterek, “ Bugün sadece bireyler olarak değil, ortak hedefi olan bir güç birliği olarak bulunuyoruz: Bu hedef, Afet Platformu altında daha iyi koordine edilmiş bir sivil toplum aracılığıyla Türkiye'nin dayanıklılığını güçlendirmektir. Afet Platformu'nun hayata geçirilmesi önemli bir dönüm noktasıdır.” diye konuştu.
Büyükelçi Ossowski konuşmasına şöyle devam etti: “Sadece diyalog ve iş birliği yoluyla dirençli toplumlar inşa edebilir ve herkes için daha parlak bir gelecek sağlayabiliriz. Hayat kurtarmak, kaybedilenleri yeniden inşa etmek ve gelecekteki trajedileri önlemek sivil toplum, kamu kurumları ve uluslararası ortaklar arasında ortak bir kararlılık gerektirir. AB ve Türkiye birlikte çalışıyor ve birlikte daha güçlüdür. Biz Stronger Together diyoruz, siz de Birlikte Güçlüyüz diyorsunuz. O halde bugün ben de: #BirlikteGüçlüyüz! diyorum.”
Depremler sadece fiziksel değil, toplumsal bir mesele olarak da ele alınmalı
Açılışta konuşan Yönetim Kurulu Başkanımız Dr. Yakup Levent Korkut, afetlerin ve Türkiye’nin en büyük risklerinden biri olan depremlerin yalnızca fiziksel bir yıkım olmadığını, aynı zamanda toplumsal bir mesele olarak ele alınması gerektiğini söylerken, Avrupa birliği’nin desteğiyle hayata geçen programın Afet Platformu ve üye derneklerinin ve sivil toplumun etkin rolünü güçlendirmeyi amaçladığını vurguladı.
Yerel yönetimler olmadan afetle mücadele düşünülemez
Korkut, yerel yönetimler olmadan afetle mücadelenin mümkün olmadığını söylerken, “sivil toplum kanadını, belediyeleri, merkezi idareyi bir araya getirebilmek, bunları birlikte düşünür hale getirebilmek, insanı odağına alan ve bunu sosyal ilişkiler bütünü içinde görmeye çalışan bir anlayışı yerleştirmek için uğraşıyoruz.” dedi.
Korkut şöyle konuştu:
“Afetlerle mücadelede yerel yönetimlerin ve sivil toplum kuruluşlarının kritik rol oynadığı bilinciyle hareket ediyoruz. Ancak, yerel yönetimlerin güçlendirilmesi ve demokratikleşme süreçlerinin desteklenmesi konusunda hala atılması gereken adımlar var. Projemiz, sivil toplum kuruluşlarını, belediyeleri ve merkezi yönetimi bir araya getirerek insan odaklı bir afet yönetim anlayışı geliştirmeyi hedefliyor. Afetlere karşı daha dirençli bir toplum oluşturmak için hep birlikte çalışmaya devam edeceğiz.”
STGM’nin afetle mücadele konusundaki çalışmalarının 6 Şubat Depremlerinden bir ay sonra başladığını da hatırlatan Korkut, büyük depremin ardından sahada çalışan örgütlere ve programa destek olan Avrupa Birliğine de teşekkür etti.
Hedef risk yönetimi ardından afet yönetimi
Temel İhtiyaç Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Hande Tibuk, Afet Platformu adına yaptığı açılış konuşmasında Elazığ depremi ile 5 yıl evvel başlayan çalışmaların 6 Şubat depremleri ile çok daha önemli hale geldiğini ve AB Delegasyonunun finansal desteği, Sivil Toplum Güçlendirme Merkezi’nin koordinasyonuyla bugünkü yapısına ulaştığını söyledi.
Oluşturulan yönetişim sistemi sayesinde Afet Platformu’nun 24 kurucu sivil toplum örgütü ve destekçi kurumlarla beraber ülkemizdeki yaşanabilecek tüm afetlere insani yardım müdahale gücüne ulaştığını ifade etti. Yerel yönetimler, merkezi idare, AFAD ve özel sektör ile koordineli devam eden çalışmalardaki öncelikli hedefin risk yönetimi ardından afet yönetimi olduğuna vurgu yapan Tibuk, süreçteki katkıları nedeniyle AB Delegasyonuna ve STGM’ne de teşekkür etti.
Avrupa Birliği'nin sergilediği güçlü dayanışmayı unutmayacağız
İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu ise konuşmasında afet ve kriz yönetimi süreçlerinde sivil toplumun bire bir emeği olmadan afetlerin zararlarını azaltmanın, iyileşme sürecinin ve hızla normal hayata dönmenin mümkün olmadığını vurguladı. İmamoğlu şöyle konuştu:
“Her çalışmamızda sivil toplumun temsilcileriyle ve gönüllülerle omuz omuza yol yürümenin önemine yürekten inanıyoruz. Yaptığımız tüm işlerde sivil toplum işbirliği içinde, sivil toplumla işbirliği içinde olmayı, ortak akılla plan yapmayı ilke edindik ve zaten bir kurum tek başına bu süreci ve buna benzer süreçleri ben yönetirim iddiasıyla masaya oturuyorsa, toplumu büyük bir yanılgıya itiyor demektir. Ülkemizde derin yaralar bırakan 6 Şubat 2023 depremlerinin hemen ardından, özellikle Avrupa Birliği'nin sergilediği güçlü dayanışmayı unutmayacağız.
Sivil toplum afet yönetiminde çok önemli bir bileşen
Toplantıya AFAD’ı temsilen katılan İstanbul İl Afet ve Acil Durum Müdürü Prof. Dr. Haluk Özener afet yönetiminde sivil toplum kuruluşlarının kritik rolüne vurgu yaparak, koordinasyon ve iletişim eksikliklerinin giderilmesi gerektiğini belirtti. Özener, konuşmasında AFAD’ın tek başına her şeyi yapamayacağını ve tüm paydaşların sorumluluklarını yerine getirmesi gerektiğini ifade etti. Afet yönetiminin siyaset üstü bir konu olduğunu vurgulayan Özener, afetlerle mücadelede iş birliğinin önemine dikkat çekti. Konuşmasında şeffaflığın artırılması ve herkesin üzerine düşen görevi yerine getirmesi gerektiğini de söyleyen Özener programda AFAD İstanbul İl Müdürlüğünün paydaş olarak görülmesini ve en büyük destekçi olmak istediklerini söyledi.
Konuşmaların ardından Avrupa Birliği Delegasyonu Başkanı Büyükelçi Thomas Hans Ossowski ve Afet Platformu adına Temel İhtiyaç Derneği Başkanı Hande Tibuk’un liderliğinde Sivil Toplum Geliştirme Merkezi Derneği, Hayata Destek Derneği, İhtiyaç Haritası Kooperatifi ve Toplum Gönüllüleri Vakfı yöneticilerinin katılımıyla Avrupa Birliği İş Birliği ve Hibe Sözleşmesi imzalandı.
Afet Platformunun Desteklenmesi Alt Hibe Programı hakkında
Afet Risk Yönetiminde STÖ'lerin Kapasitesinin Desteklenmesi Projemiz kapsamında hayata geçirdiğimiz “Afet Platformunun Desteklenmesi Alt Hibe Programı”nda, Afet Platformu üyesi 65 kurum ile birlikte ülke genelinde kurulacak yerel iş birlikleri ve kolektif saha çalışmaları ile sivil toplum kuruluşlarının teknik kapasitesinin de geliştirilmesine destek olacağız. Programla birlikte platform üyesi kuruluşlar risk değerlendirmeden kaynak yönetimine, lojistik planlamadan kriz iletişimine kadar geniş bir yelpazede uzmanlık kazanacak. Program kapsamında toplumsal afet bilincinin ve hazırlık düzeyinin yükseltilmesi için yaygın iletişim kampanyaları ve eğitim programları da düzenlenecek. Özellikle risk altındaki grupların ve dezavantajlı kesimlerin afetlere karşı direncinin güçlendirilmesi öncelikli hedefler arasında yer alıyor. Program kapsamında 4 alt hibe projesi destekleyeceğiz.
- Afete Hazırlık ve Acil Durum Müdahalesi için Kapasite Geliştirme I Sınırlı Sorumlu İhtiyaç Haritası Yardımlaşma Fikri Mülkiyet Hakları ve Proje Danışmanlığı Kooperatifi (İhtiyaç Haritası)
- Afet Gönüllüleri Topluluklarının Oluşturulması I Toplum Gönüllüleri Vakfı ( TOG)
- Toplum Liderliğinde Yaklaşımlarla Acil Durum Müdahalesi ve Risk Yönetimi I Hayata Destek Derneği (STL)
- Afet Riski Yönetişiminin ve Kamu Farkındalığının Güçlendirilmesi I Temel İhtiyaç Derneği (TİDER)
