Behzat Ç. dizisi senaristlerden Serbes, trans cinayetlerinin işlendiği bölümü Pembe Hayat aktivistlerinin önerilerini aldıktan sonra yazdıklarını, Pembe Hayat'tan Kuzucan da "ilk defa eğlence unsuru olarak değil, gündelik sorunlarıyla" televizyonda yer aldıkları için mutlu olduklarını söylüyor.
Behzat Ç. dizisinin dün yayınlanan bölümünde nefret cinayetleri ve trans bireylere yönelik saldırılar işlendi.
Televizyonda ilk defa trans bireylere yönelik ayrımcılığın bu kadar geniş ele alındığı dizide LGBT aktivistleri rol aldı. Dizide Yüksel Caddesi eylemlerine; Uluslararası Af Örgütü Türkiye Şubesi, İstanbul LGBTT ve Pembe Hayat Derneklerinin birlikte organize ettiği "Trans Onurlu ve Türkiyeli" sergisine ve Ankara'da Asayiş Büro'ya bağlı çalışan ve trans bireylere yönelik sistematik olarak kötü muameleleriyle gündeme gelen "Balyoz" ekibinin uygulamalarına da yer verildi.
bianet'e konuşan dizinin senaristlerinden Emrah Serbes, dizide trans cinayetlerini işlemeye karar verdiklerinde Pembe Hayat aktivistleriyle biraraya geldiklerini ve bu bölümü onların önerilerini dinledikten sonra yazmaya başladıklarını söyledi.
"Biz RTÜK'ten korksak bu işe hiç girişmezdik" diyen Serbes, "İlk plandaki kaygımız iyi bir cinayet hikayesi anlatmak, illa ki bir mesaj vereceğiz diye uğraşmıyoruz. Ama bunun gibi değinilmeyen konulara değineceğiz tabi ki; ondan eminim. Ama ne olur bilemem" dedi.
Dizinin dünkü bölümünde rol alan Pembe Hayat Derneği'nden Sinem Kuzucan da televizyonda trans bireylerin sorunlarına yönelik ilk defa gerçeği yansıtan bir sunuş şekli kullanıldığını ve bundan çok memnun olduklarını söyledi.
Kuzucan şöyle konuştu: "Bugüne kadar bütün dizilerde eşcinseller ve translar dalga geçme, eğlence unsuru olarak verildi. Ama Behzat Ç.'de çok farklıydı. Gündelik hayatta karşılaştığımız polis şiddeti, çeteler, saldırılar, yaşadığımız ayrımcılık konu edildi. Dolayısıyla mutluyuz."
http://bianet.org/bianet/toplumsal-cinsiyet/135636-rtukten-korksak-bu-ise-girmezdik