Ana içeriğe atla
Image
Haber yatay görseli
Share

"Medyanın Fantezisi Lezbiyen Cinayetlerinin Üstünü Örtmemektedir!"

Kaos GL Derneği yaptığı açıklamada, “Kadına ve LGBT bireylere yönelik şiddet yeterince cezalandırılmadığı, katil erkeklerin sudan gerekçeleri haksız tahrik olarak kabul edilerek cezaları indirildiği” için kadına ve LGBT bireylere yönelik şiddetin son bulmayacağı belirtildi.

Kaos GL Derneği yaptığı açıklamada, “Kadına ve LGBT bireylere yönelik şiddet yeterince cezalandırılmadığı, katil erkeklerin sudan gerekçeleri haksız tahrik olarak kabul edilerek cezaları indirildiği” için kadına ve LGBT bireylere yönelik şiddetin son bulmayacağı belirtildi.

“Namus”, “ters ilişki teklifi”nden sonra “lezbiyen ilişki” erkeklerin öldürmek için yeni bahanesi oldu.

8 Mart Dünya Kadınlar gününden bir gün önce, “lezbiyen ilişki yaşadığı” gerekçesi ile eski erkek arkadaşı olduğunu iddia eden bir erkek tarafından bir kadının öldürülmesi üzerine Kaos GL bir açıklama yaptı.

Kaos GL Derneği, yaptığı açıklama ile “Homofobik Cinayetlere Son! Kadın Cinayetlerine Son!” çağrısında bulundu.

Emrah Gümüş adlı erkek, Gaziantep Üniversitesi Beden Eğitimi Yüksekokulu 4. sınıf öğrencisi P. T.’yi (21) sokak ortasında kurşunlayarak öldürdü.

Gümüş (24) hakkında 'kasten öldürme, silahla tehdit ve ruhsatsız silah taşıma' suçlarından müebbet hapis cezası istemiyle dava açıldı. Gümüş'ün, emniyet ve adliyede "P. lezbiyen ilişki yaşıyordu. Birçok kez uyardım, dinlemeyince öldürdüm" dediği basında yer aldı.

“Öldürülen kadın, cinsel yönelimi dolayısıyla erkeğin denetiminden çıktığı için öldürülmüştür”

Kaos GL Derneği yaptığı açıklamada, “Kadına ve LGBT bireylere yönelik şiddet yeterince cezalandırılmadığı, katil erkeklerin sudan gerekçeleri haksız tahrik olarak kabul edilerek cezaları indirildiği” için kadına ve LGBT bireylere yönelik şiddetin son bulmayacağı belirtildi.

“Katil erkeğin öldürme bahanesi bu defa lezbiyen ilişki. Ancak öldürme nedeni gerçekte diğer tüm katil erkeklerle aynı. Erkekler kadınları denetleyemediklerinde, iktidarlarına yönelik algıladıkları bu tehdidi kadınları öldürerek bertaraf etmeye, iktidarlarını ve erkekliklerini kadının varlığına son vererek sürdürmeye çalışıyorlar. Bu cinayet de tüm diğer kadın cinayetleri gibi erkek egemenliğinden kaynaklandığı gibi, erkek egemenliğinin kışkırttığı homofobiden beslenerek işlenmiştir. Öldürülen kadın, cinsel yönelimi dolayısıyla erkeğin denetiminden çıktığı için öldürülmüştür.

Kadına ve LGBT bireylere yönelik şiddet yeterince cezalandırılmadığı, katil erkeklerin sudan gerekçeleri haksız tahrik olarak kabul edilerek cezaları indirildiği, kadınları ve LGBT bireyleri ekonomik, siyasal ve sosyal olarak güçlendirecek koruma ve önleme mekanizmaları oluşturulmadığı sürece, kadına ve LGBT bireylere yönelik şiddet son bulmayacaktır. Kadınlara ve LGBT bireylere yönelik şiddet “münferit” olarak açıklanamayacak kadar yaygın, sık ve sistematiktir. Şiddeti “münferit” olarak algılamak aymazlığına düşmek, sorunun daha da kökleşmesine yol açmaktadır.”

“Medyanın lezbiyen fantezisi lezbiyen cinayetlerinin üstünü örtmemektedir”

Dernek’ten yapılan açıklamada, “basında şiddetin işlenişi katil erkeklerin şiddete kılıf bulmalarına hizmet etmekte, her cinayette katil erkekler aynı gerekçeleri tekrarlamaktadır” denildi.

“Kadına ve LGBT bireylere yönelik şiddet her gün tekrarlanan ve artan bir şekilde sürmektedir. Önleme, caydırma ve koruma için gerekli tedbirleri almayan siyasiler, cezalandırma mekanizmalarını yeterince işletmeyen yargı, katil erkeklere gerekçe sunan ve kadınların davranışlarını cinayetlere bahane gösteren medyadaki zihniyet son bulmadıkça, cinayetler de son bulmayacaktır. Medyanın lezbiyenliği fantezi malzemesi olarak sunmaktan öteye gidememesi lezbiyen cinayetlerinin üstünü örtmemektedir. Öldürülen her kadının heteroseksüel olmadığını, kadınların heteroseksist dayatmaya boyun eğmedikleri için de öldürüldüklerini biliyoruz.

Şiddeti önleyici yasalar düzenlenmediği, katil erkekler haksız tahrik indirimi kalkanıyla korumada hissettikleri sürece, yasal mekanizmalarla korunmayan kadınlar ve LGBT bireyler öldürülmeye devam edecektir. Kadın ve LGBT cinayetlerinde katil erkeklerin basın yoluyla yaygınlaşan basmakalıp haksız tahrik gerekçelerine sığınmaya çalışmaları da dikkat çekicidir. Basında şiddetin işlenişi katil erkeklerin şiddete kılıf bulmalarına hizmet etmekte, her cinayette katil erkekler aynı gerekçeleri tekrarlamaktadır.”

“Lezbiyenler Vardır!”

“Cinsiyetimiz veya cinsel yönelimimiz nedeniyle öldürülmek istemiyoruz” açıklaması yapan Kaos GL Derneği, en temel hak olarak yaşam hakkının altını çizdi.

“Cinsiyetimiz veya cinsel yönelimimiz nedeniyle öldürülmek istemiyoruz. Erkeklerin denetimine karşı çıktığımız için öldürülmek istemiyoruz. En temel hak olan yaşama hakkını talep etmek zorunda kalmak istemiyoruz. Şiddete karşı tüm önlemlerin derhal alınmasını talep ediyoruz. Lezbiyenler Vardır! Kadınlar Vardır!””

http://kaosgl.org/icerik/medyanin_fantezisi_lezbiyen_cinayetlerinin_ustunu_ortmemektedir

Share
İlgili Eğitim