İzmir’in Torbalı ilçesinde Karaot Köyü Tohum Derneği öncülüğünde bir araya gelen köylüler tohumlarını birbirleriyle takas ederek paylaştılar.
Pazar yerinde tohum takası, tohumlar ve hayvancılık üzerine gerçekleştirilen panel için bir araya gelen köylüler yerel tohumlarını koydukları, küçük paketlerini birbirleriyle takas ettiler.
Şenliğin açılışında konuşan Karaot Tohum Derneği Sekreteri Feray Karapınar, Karapınar yerel tohumlarının önemine değindi. Daha sonra tohum şenliğini destekleyen Torbalı Belediye Başkanı İsmail Uygur, Tarım ve Tohum Şenliğine destek verdiklerini bundan böyle de desteğe devam edeceklerini belirterek Türkiye’nin tarımsal alanda söz sahibi olamadığını bu yüzden yerel tohumlara sahip çıkmanın bu işin temeli olduğunu söyledi.
TOHUM ŞİRKETLERİ DE ORADAYDI
Açılış konuşmalarının ardından geçilen tohum takasında, bazı tohum şirketi temsilcilerinin aralarda dolaşarak tohum paketleri almaya çalışması tepkiyle karşılanırken, köylülerin bu tür kişilere karşı uyanık olması ve tohum verilenlerin ve alanların tespit edilmesi için uyarılar yapıldı. Tohum takasının ardından sergilenen Karaot folklor grubunun gösterisinin ilgiyle izlendiği şenlik “Yerel Tohumlar ve Hayvanlar” konulu panelle son buldu.
Çiftçi Örgütleri Güçbirliği Sözcüsü Prof.Dr. Mustafa Kaymakçı’nın başkanlık ettiği panele konuşmacı olarak Ege Üniversitesi Ziraat Fakültesinden Tayfun Özkaya, Slowfood Çeşme-Alaçatı Birliğinden Alev Çağlar, İzmir Tarım İl Müdürlüğünden Ziraat Mühendisi Zerrin Çelik, Üretici Gazetesi Sahibi Tuncer Beybağa, Karaotlu kadınlar ve TÜM KÖY-SEN Örgütlenme Uzmanı Satılmış Başkavak katıldı. Özkaya yaptığı konuşmada şirket tohumlarının ilaç ve gübre olmadan yetiştirilemediğini, bu nedenle de hastalıkların arttığını, tüketicilerin görünüşü güzel ama lezzetsiz ürünler yemek zorunda kaldıklarını belirtti. Tohumculuğun şirketlerin hakimiyet alanı haline geldiğini, bunun tekelleşmeyi beraberinde getirdiğini aktaran Özkaya, tohumun patentlenmesinin bir tekel zulmü olduğunu söyledi.
SENDİKA ÇAĞRISI
Temiz gıda ve yerel tohumların önemi üzerinden yapılan konuşmaların ardından söz alan Tüm Üretici Köylüler Sendikası Örgütlenme Uzmanı Satılmış Başkavak dün sanayide gelişen ülkelerin son otuz yılda tarımda da geliştikleri ve ellerinde buğday dağları, et ve süt stokları oluştuğunu aktardı. “Bu ülkeler stoklarını eritmek için bizim gibi ülkeleri pazar olarak görüyorlar. Türkiye’de sadece üretici köylüler hem ne üreteceğine, hem ne kadar üreteceğine hem de kaça satacağına karar veremiyorlar. Ürettiği ürün üzerinde tasarrufu olmayan tek kitle üretici köylülerdir. Bu nedenle bu gün ihtiyacımız olan tohumdan ürüne, topraktan suya her meselede söz söyleyebilecek, fikir yürütecek, köylüyü bu meseleler üzerinden birleştirerek bağımsız bir tarım politikası oluşturulması için mücadeleye sevk edecek bir örgütlülüğe yani her tarafta örgütlenmiş bir sendikaya ihtiyaç var” diye konuştu.
Panelin ardından belediyenin keşkek ikramı yapıldı.