Muğla'nın Ortaca İlçesi Dalyan Beldesi'ndeki ünlü İztuzu Plajı'nda Deniz Kaplumbağaları Araştırma ve Kurtarma Rehabilitasyon Merkezince (DEKAMER) yapılması planlanan 380 metrekarelik rehabilitasyon merkezine karşı çıktığı için, Kaptan June vakfına ait barakanın bulunduğu yerden kaldırılması istendi.
Dünyaca ünlü İztuzu plajındaki 22 dönümlük alana DEKAMER tarafından yeni bir kaplumbağa hastanesi yapılmak istenmesine yönelik tepkiler dinmiyor. İztuzu Kumsalını Kurtarma Platformu (İKUP) adı altında birleşen çevreciler, sivil toplum örgütleri ve Dalyanlılar, konuyu yargıya taşıyarak 4 Kasım’da Muğla İdare Mahkemesi’nde, yürütmesinin durdurulması istemiyle dava açtı.
Caretta caretta şeklindeki kaplumbağa hastanesinin İztuzu kumsalının doğal yapısını ve bitki ve hayvan habitatına zarar vereceği yönündeki kaygılarını dile getirmek için 22 bine yakın internet ortamında ve ıslak imza toplandı Pamukkale Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Hüseyin Bağcı'yla görüşen İKUP üyeleri, yanlıştan dönülmesini istedi. Çevredeki STK'lar geçen pazar günü İztuzu’nda pikniğe davet edildi. 'İztuzu’nda yapılaşmaya hayır' pikniği düzenlenerek, “Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nca bin 100 m2 imar izni, Orman ve Su Bakanlığı’nca 22 dönüm orman arazisi tahsisi verilen DEKAMER’in kaplumbağa hastanesi projesi, İztuzu Kumsalını imara açma girişimidir. Projeye değil buna karşıyız” denildi.
Kaptan June da “Yapılaşmaya karşı çıktığım için DEKAMER’in hemen yanındaki Kaplumbağa Koruma Vakfı’na ait müze binasının kaldırılması istendi” diyerek Prof. Dr. Yakup Kaska’yı suçladı.
“VAKIF SATIŞ YERİ KALDIRILSIN”
Hayatını Caretta Caretta’lar için harcayan Kaptan June adıyla bilinen June Haimoff şunları söyledi:
“1984 yılında Dalyan plajında bir akşam dişi bir kaplumbağa görünce önce kalbimin atışı peşinden de hayatım değişti. Dalyan’a yerleştim. Sahile 5 bin yataklı bir otel yaptırmak isteyen Türk ve Alman ortaklığındaki şirkete karşı çıktım. Kampanya başlatıp halktan da imza toplayarak Abidin Kurt ile Ankara’ya Başbakan Turgut Özal’a gittik. Bir sene süren uğraşılarımız sonunda otelin yapımı durdurulup otel projesi iptal edildi. 1992 yılında burası koruma altına alındı. Prof. Kaska ile tanıştım ve birlikte Kaplumbağa Koruma Vakfı’nı kurduk. Onun isteğiyle vakfın barakasını DEKAMER’in yanına taşıdık. Bir sene sonra Kaska’nın değiştiğini görünce barakayı 150 metre daha uzağa taşımak zorunda kaldık. Kalıcı hastane yapma düşüncesi de ortaya çıkınca ipler iyice koptu. Çünkü endemik bitki, özel hayvan çeşitliliği gibi çok önemli şeylerin olduğu buraya kalıcı binanın yapılmasına karşı çıkınca bize, 'Barakanızın bulunduğu yerden yol geçecek lütfen onu oradan kaldırın’ dedi. Barakamız zaten mobil durumda kaldırıp başka yere koyarım ama onların yapacağı bina burada yapılaşmayı açar. Kendimine, 'Dalyan’da yaşayan yerli-yabancı halkın yüzde 98’i de buna karşı' dedim. Şimdi aramız bozuldu.”
“DALYAN’DA ISRARCI DEĞİLİM”
Prof. Dr. Yakup Kaska şimdiye kadar olan gelişmelerle ilgili olarak siyasi konulara alet olmak istemediğini belirtti. Prof.Dr. Kaska “Kaptan June’a 'Müzeyi kaldırın' demedik. Sadece müze olarak kalacaksa bizim için sakınca yok. Ama eğer orası satış ofisi olarak da kullanılacaksa 'O zaman orada kalamaz, başka yere alın' dedik. Ayrıca platformdaki arkadaşlara caretta carettalar için bize her gün 120 metreküp deniz suyu gerekli olduğunu anlattık. 'Bu suyu sağlayın yer neresi olursa olsun fark etmez. Hayvanı istediğimiz yere taşırız ama deniz suyunu nereye taşıyacaksın? İş bitince tuzlu suyu nereye bırakacaksın? Eko sistemini bozar' dedim. 2 binli yıllardan bu yana yer arayışındayım. Dalyan deniliyor ama 15-16 km borular döşenip deniz suyunun sağlanması gerekiyor ki bu da sağlıksız. Çünkü borular içinde bakteri olur. Burası için ısrarcı değilim ve siyasi atmosfer içine girmek istemiyorum. Bilim çerçevesince bu işi çözmeleri gerekiyor. Hatırlatmak gerekirse plajdaki büfe ve duşların durumu da bizim projemiz ile aynı konumda. Oraya da onay şart” dedi.
Kaynak: Haber Ekspres
İlgili Dosyalar:
- haber fotoğraf [JPG] [15.88K]