Hayvan hakları kuruluşları düzenledikleri basın toplantısında, Adalet Bakanlığı’nca hazırlanan “Hayvanları Koruma Kanunu ve Türk Ceza Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı” taslağının, hayvanlara adalet getirmeyeceğini açıkladı. Sivil toplum kuruluşları, hayvana işkence edenlere en az iki sene hapis cezası talep ederken sokak hayvanlarına karşı suç işleyen belediyeler için de kanunî düzenleme istediklerini açıkladı.
Dört Ayaklı Şehir, Hayvanlara Adalet Derneği (HAD), Hayvan Hakları İzleme Komitesi (HAKİM) ve Hayvanların Yaşam Hakları Konfederasyonu’nun (HAYKONFED) İnsan Hakları Derneği (İHD) İstanbul Şubesi’nde düzenlediği basın toplantısında, Adalet Bakanlığı’nın hayvanlara yönelik suçların cezalandırılması konusunda hazırladığı tasarının hayvanlara adalet getirmeyeceğini ve faillere karşı etkili bir cezalandırma içermediğini belirtti.
Basın toplantısında konuşan Dört Ayaklı Şehir’den Başak Deniz Özdoğan “Cezaî yaptırım içermeyen yasa, caydırıcı ve önleyici olamaz; bir konu hakkında esas, zorunluluk ve yükümlülükler getirip karşılığında hiçbir yaptırım belirlemeyen yasa çalışması ne hayvanlara ne de topluma bir fayda sağlayabilir. Mutlaka yerel yönetimlerin, kamu görevlilerinin de cezaî sorumluluk altına alınmaları düzenlenmelidir” diye konuştu.
Hayvan Hakları İzleme Komitesi’nden Burak Özgüner ise “14 yıldır yürürlükte olan 5199 sayılı Kanunda belirtilmiş olan idarî para cezalarını kestirmek için bile defalarca başvuru yapmamız gerekirken, her hayvana şiddet eyleminde Bakanlığın şikâyetçi olacağını ve davayı takip edeceğini düşünmek, en iyi ifade ile hayalciliktir” dedi.
Hayvanlara Adalet Derneği’nden Avukat Barış Kârlı da tasarıdaki cezaların hayvanlara karşı işlenen suçlarda bir caydırıcılık sağlamayacağını ifade ederek “Yaralama, öldürme, eziyet, tecavüz, dövüştürme ve benzeri fiiller tek tek tanımlanmalı ve düzenlenmelidir. Bu maddeler insanlara yönelen şiddet eylemlerinde nasıl ayrı ayrı düzenlenmişse, hayvanlar için de öyle düzenlenmelidir. Ceza hukukunda suçta ve cezada kanunilik ilkesi vardır. Bu ilke gereğince, kanunun açıkça suç saymadığı bir konuda kimseye ceza uygulanamaz; kıyas yasaktır. Her fiilin tanımı ve kapsamı net olarak belirlenmeli, cezaları ayrı ayrı ve açıkça belirtilmelidir ki uygulamada karmaşa yaşanmasın. Mevcut taslakta bu düzenleme muğlak kalmıştır” açıklamasında bulundu.
Hayvanların Yaşam Hakları Konfederasyonu’ndan Timur Ugan ise “Basında yer bulan ve ülkemizdeki haklara, yaşama saygılı, duyarlı insanlara ‘müjde’ olarak duyurulan taslak, ne yazık ki hayvanların sorunlarını çözemeyecek, onlara karşı işlenen suçları engelleyemeyecektir. Tasarı, Orman ve Su İşleri Bakanlığı’nın yazılı müracaatı şartı korunarak yasalaştığı takdirde, sahipli hayvanlar için hayvan sahiplerinin; sahipsiz hayvanlar için ise Orman ve Su İşleri Bakanlığı’nın müracaatı şartı aranacaktır. Bu durumda kişi kendi hayvanını öldürür, yaralar ya da hayvana eziyet ederse yargılanması mümkün olmayacaktır. Sahipsiz hayvanlara yönelen şiddet eylemleri açısından ise Orman ve Su İşleri Bakanlığı’nın iş yükü çok artacağı için, mevcut durumda bile talebe cevap veremeyen Bakanlığın bununla başa çıkamayacağı açıktır” şeklinde konuştu.
Hayvan hakları örgütleri, tasarının hayvanları ve hayvan haklarını gerçekten koruyacak şekilde, sivil toplum örgütlerinin görüşlerinin de alınarak, hayvanlara işkence ve tecavüz eden ve hayvanları zehirleyen kişilerin vatandaş-belediye görevlisi ayrımı yapılmadan cezalandırılması gerektiğini açıkladı.
İlgili Dosyalar:
- haber fotoğrafı [JPG] [32.31K]