Ana içeriğe atla
Image
Manşet Yatay Görseli
Share

Evli kadına soyadı ayrımcılığı sürüyor

Evli kadının sadece kızlık soyadını kullanmasına vize vermeyen Anayasa Mahkemesi'nin gerekçesi: "Evlenen kadının kocasının soyadını alması ya da kocasının soyadının önünde önceki soyadını kullanması"na ilişkin hüküm "Medeni Kanun eşitlik ilkesine aykırı değil".

İçerik Alınlık Resmi

Evli kadının sadece kızlık soyadını kullanmasına vize vermeyen Anayasa Mahkemesi'nin gerekçesi: "Evlenen kadının kocasının soyadını alması ya da kocasının soyadının önünde önceki soyadını kullanması"na ilişkin hüküm "Medeni Kanun eşitlik ilkesine aykırı değil".

Anayasa Mahkemesi, Türk Medeni Kanunu'nun "evlenen kadının kocasının soyadını alması ya da kocasının soyadının önünde önceki soyadını kullanması"na ilişkin hükmünü anayasaya aykırı bulmadı.

Radikal gazetesinin haberine göre Anayasa Mahkemesi'nin, bazı aile mahkemelerinde kadının sadece önceki soyadını kullanması istemiyle açılan davalarda, Türk Medeni Kanunu'nun 187. maddesinin anayasanın eşitlik ilkesine, "maddi ve manevi varlığın geliştirilmesi hakkına" aykırı olduğu iddiasıyla yapılan başvuruların reddine ilişkin gerekçeli kararı 21 Ekim günü Resmi Gazete'de yayımlandı.

Kararda, Türk Medeni Kanunu'nun 187. maddesinde kadının evlenmekle kocasının soyadını alacağı; ancak kadının evlendirme memuruna veya daha sonra nüfus memuruna yapacağı yazılı başvuru ile önceki soyadını kocasının soyadının önüne ekleyerek kullanabileceği, daha önce iki soyadı kullanan kadının bu haktan sadece bir soyadı için yararlanabileceğinin hükme bağlandığı anlatıldı.

Soyadın, belli bir ailenin bireylerini diğer ailenin bireylerinden ayırmaya yarayan ve kuşaktan kuşağa geçen ad olduğu belirtilen kararda, "bir kimsenin kimliğinin belirlenmesinde en önemli unsur olan soyadının, vazgeçilemez, devredilemez, kişiye sıkı surette bağlı bir kişilik hakkı" olduğu kaydedildi. Aileyi,, Türk toplumunun temeli olarak tanımlayan anayasanın 41. maddesinde de ailenin birey ve toplum hayatındaki önemine işaret edildiği hatırlatılan kararda, devlete "ailenin korunması için gerekli düzenlemeleri yapması ve teşkilatı kurması" konusunda ödevler yüklendiği de vurgulandı.

Soyadında ayrımcılıkla mücadele kazanımları

Soyadında Ayrımcılığın Önlenmesi İnisiyatifi'nden avukat Ayten (Tekeli) Ünal, Mart 2006'da Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nde kızlık soyadını kullanma hakkı için açtığı davayı kazanmıştı. Ünal'ın Medeni Kanun'ndaki "soyadı" maddesine karşı mücadelesi 10 yılı aşkın bir süre devam etmişti.

Ardından Orta Doğu Teknik Üniversitesi (ODTÜ) İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi öğretim üyesi Yrd. Doç. Dr. Ebru Voyvoda, 4 yıllık hukuk mücadelesinin sonunda, Nisan 2010'da eşinin soyadını sildirip sadece evlenmeden önceki soyadının yer aldığı nüfus cüzdanına kavuşmuştu.

Süreci Anayasa Mahkemesi'ne taşıyan davalardan biri Dr. Başak Çalı'nın evlenmeden önceki soyadını kullanmak için açtığı davayı 2010'da yerel mahkemede kazanmasıydı. 4 Kasım 2010'da çıkan kararda hâkim Sabahattin Ali Erdem'in gerekçeli kararı şöyleydi "Kadın evlendiğinde kocasının soyadını alır' hükmü, evlilik içerisinde hak ve yükümlülükleri bakımından kocayı kadın karşısında üstün kılmaktadır ve Anayasa'nın kadınlar ve erkeklerin eşit haklara sahip olduğuna ilişkin 10. maddesine açıkça aykırıdır ".

Resmi Gazete'de yayımlanan yeni kararla evli kadınların sadece "evlenmeden önce taşıdıkları soyadını" kullanmalarına vize verilmemiş oldu.

http://bianet.org/bianet/kadin/133589-evli-kadina-soyadi-ayrimciligi-suruyor

Share
İlgili Eğitim