18. Uçan Süpürge Uluslararası Kadın Filmleri Festivali

18. Uçan Süpürge Uluslararası Kadın Filmleri Festivali, ilklere imza atarak Devlet Opera ve Balesi'nde 8 Mayıs Cuma günü başlayacak.

18. Uçan Süpürge Uluslararası Kadın Filmleri Festivali, ilklere imza atarak açılışını 8 Mayıs Cuma günü saat 20.00’de Devlet Opera ve Balesinde gerçekleştirecek. Yetkin Dikinciler ve Başak Daşman’ın sunumuyla renklenecek olan gecede, bölüm tanıtımları, etkinlik programları ve sürpriz sanatçılar yer alacak.

Festival Koordinatörü Özlem Kınal, Türkiye’nin ilk kadın filmleri festivali olma özelliğini koruduklarını hatırlatarak, “Bu yıl da ilklere imza atmaya devam ediyoruz. Festival tarihimizde ilk kez bir Genç Kurul oluşturduk. Bu yılki programımızı, Ankara’daki üniversiteleri temsilen 18-24 yaş grubu gençlerden oluşan 10 kişilik genç kurulumuz ve kurulumuzun başkanı, Damla Sönmez ile birlikte hazırladık. Tanzanya’dan Etiyopya’ya, Gürcistan’dan Kanada’ya, Mozambik’ten Yeni Zelanda’ya, İsveç’ten Avustralya’ya tam 38 ülkeden 133 filmi 17 farklı bölümde izleyicilerin beğenisine sunuyoruz. Festival temamız olan “18’in Halleri”ne uygun bir çeşitlilikte dünya sinemasının en yeni yapımları izleyicileri bekliyor” dedi.

Festivalin amacının, sinema emekçisi kadınların üretimlerini görünür kılmak olduğunu belirten Kınal, birbirinden değişik konuların yer alacağı dünyanın sinemasının Ankara’ya geldiğini söyledi. Kınal, “Festivalde gösterilecek filmlerimizin konusu birbirinden renkli. Beyin felçli (Serebral palsili) bir genç kadının aşkla imtihanından, yaş ortalaması 95 olan Hip Hop grubunun dünya şampiyonası macerasına, anoreksiya sorununu, kız kardeşinin desteğiyle alt eden genç kızın mücadelesinden, boşanabilmek için 5 yıl boyunca mahkeme kapılarını arşınlayan kadına kadar birçok konuyu izleyebileceksiniz. Ayrıca, küçük el fenerleri yaparak sürdürülebilir yaşam bizim işimiz diyen çıplak ayaklı nineleri görebilecek, 18 yaşındaki down sendromlu genç kızın hayat yolculuğuna tanık olacaksınız. Ev alabilmek için banka kredisi çeken 40 yaşlarında bir kadının içine düştüğü kısır döngüden, Batı Sahra çöllerinde iki kadının özgürlük mücadelesine şahit olabileceğiz hep beraber” diye konuştu.

TOPLUMSAL CİNSİYET AYRIMCILIĞINI ÇİZDİLER

Bu sene 18. Uçan Süpürge Uluslararası Kadın Filmleri Festivali kapsamında bir ilkin daha yaşanacağını belirten Festival Koordinatörü Özlem Kınal, “9 Mayıs Cumartesi günü, saat 19.00’da Çankaya Belediyesi Çağdaş Sanatlar Merkezi’nde açılışını gerçekleştireceğimiz ‘Karikatürlerle Toplumsal Cinsiyet’ Sergisi de bir ilk olacak. 35 ülkeden 400 karikatürist, Türkiye'de ilk kez sergilenecek ‘Toplumsal Cinsiyet Eşitliği’ sergisine karikatür gönderdi. Uluslararası Karikatür Kurumları Birliği'nin (FECO) yüksek puan vererek onurlandırdığı karikatür sergisi çağrımıza başvuran 400 karikatür arasından 100 karikatür festival haftası boyunca izleyicilerin beğenisine sunulacak. Sergi açılışının hemen öncesinde Marisa Stotter’in çizgi roman endüstrisindeki kadınların büyüleyici hikayesini anlatan belgesel filmi ‘Karikatür Çizmeyi de Biliriz!’ Çağdaş Sanatlar Merkezi’nde gösterilecek” dedi.

ETKİNLİKLER FİLMLERLE PARALEL

450 başvuru arasından seçim yapıldığını ve programın tamamının film gösterimlerine paralel etkinliklerle oluşturulduğunu belirten Kınal, “Geleneksel bölümlerimize yepyeni bölümler ekledik. Dünya sinemasının en yeni ve bol ödüllü filmlerinden oluşan yarışmalı bölümümüz “Her Biri Ayrı Renk” İtalya, Fransa ve Türkiye’den oluşan FIPRESCI jürisi tarafından değerlendirilecek. Her yıl festival temasına uygun filmlerden oluşturduğumuz Tema Bölümü’nde bu yıl “18’in Halleri”ne göz atacağız. İskandinav ülkelerinin en özel örneklerinden oluşan “Kuzey Işıkları”nı Norveç Büyükelçiliği’nin katkılarıyla hazırladık” diye konuştu.

SİNEMA DİLİYLE ÇOCUK GELİNLER

Bu yıl, festivalin gelenekselleşen bölümlerinden biri olan “Olay Yeri:Aile” bölümü ise UNICEF’in desteğiyle oluşturuldu. Festival koordinatörü Özlem Kınal, “Sinema diliyle çocuk gelinler” başlığı altında bir panelin gerçekleşeceği bu bölüm ile ilgili şunları söyledi:“Kadın sorunlarına odaklanan filmlere yer verdiğimiz “Olay Yeri: Aile” bölümünü UNICEF’in destekleriyle oluşturduk. Bölümde Etiyopyalı yönetmen Zeresenay Berhane Mehari’nin filmi Cesaret ve Pakistanlı Afia Nathaniel’in yönettiği Kızım İçin öne çıkan filmler. Bu bölüm kapsamında, Halam Geldi filminin yapımcısı Sami Dündar ile oyuncusu Onuryay Evrentan Atasalihi ve Lal Gece filminin yönetmeni Reis Çelik’in de katılımıyla ‘Sinema Diliyle Çocuk Gelinler’ başlıklı bir panelimiz olacak. Panel, 15 Mayıs Cuma günü saat 19.00’da Çağdaş Sanatlar Merkezi’nde gerçekleşecek.”

LESLİE ANNE COLES ÖZEL SEÇKİ HAZIRLADI

Türkiye ve dünyadan en yeni belgesellerden oluşan “En Gerçekler: Belgeseller”, LGBTI haklarına odaklanan filmlerden oluşan “Pembesiz Mavisiz”, kısa filmlerin çarpıcı diliyle dünya sorunlarına bakılan “Kısa Olmazsa Olmaz” ve bir büyülü dünya seyahati “En Hayaller: Canlandırmalar”ın yer aldığı festivalin en dikkat çeken bölümünü ise, Toronto Female Eye Kadın Filmleri Festivali direktörü Leslie Anne Coles’un hazırladığı özel seçki oluşturacak.
Festival Koordinatörü Özlem Kınal,”Bulgaristan, Gürcistan, Ermenistan ve Yunanistan’dan en yeni yapımların yer aldığı “Merhaba Komşu!” bölümümüz bir sinema şöleni vaat ediyor izleyicilerimize.Konuk programcılarımız Toronto Female Eye Kadın Filmleri Festivali direktörü Leslie Anne Coles’un hazırladığı özel seçki Kanada’nın öne çıkan kadın yönetmenlerini bir araya getiriyor. Bölümdeki Marlene’le Yaşamak, Batı Sahra'da İki Kadın, Doll Teyze’nin Hayaleti ve Yemek Aşkına! kaçırılmaması gereken filmler” dedi.

“KADIN BEDENİ SAVAŞ YERİ”

18. Uçan Süpürge Uluslararası Kadın Filmleri Festivali, savaş olgusuna da el atıyor. Bosna, Polonya, Afrika, Filistin, Kobane, Şengal; olmak üzere “dört bir yanımız savaş” diyen festival komitesi, “Savaşın Gölgesinde” diye bir bölüm hazırladı. Festival Koordinatörü Özlem Kınal, “Savaşın Gölgesinde bölümümüz, çatışma ve savaşlardan en çok etkilenen kadınlara ve çocuklara odaklanıyor. Bölüm kapsamında 13 Mayıs Çarşamba günü, saat 14.00’te Çağdaş Sanatlar Merkezi’nde Finlandiya Büyükelçiliği’nin işbirliğiyle “Kadın Bedeni Savaş Yeri” başlıklı bir panelimiz olacak. İsveç, Finlandiya ve Birleşmiş Milletler’deki aktif politika hayatının yanı sıra Bosna-Hersek’te İnsan Hakları Özel Raportörlüğü gibi uluslararası görevlerde bulunan Elisabeth Rehn, tarihçi, gazeteci yazar Ayşe Hür ve UNHCR, UNRWA ve UNICEF gibi Birleşmiş Milletler kuruluşlarında uluslararası koruma alanında çalışan, tehlike altındaki çocuk hakları konusunda uzmanlığı olan Nurten Yılmaz’ın konuşmacı olarak katılacağı panelin kolaylaştırıcılığını ise Prof. Dr. Yakın Ertürk olacak. Danimarka yapımı Savaş Silahı Olarak Tecavüz, Almanya-Hırvatistan ortak yapımı Tavuk, Almanya yapımı Salome'nin Burnu ve Ona Lotte De! bu bölümün en özel filmlerinden” dedi. Kınal festivale dair sözlerini şöyle sürdürdü: 
“Bu yıla özel bir diğer bölümümüz “Yüzleşme”; Ulucanlar, Eylül’ün Kadın Yüzleri, Ninemin Dövmeleri ve Lina ile yakın tarihe bir bakış niteliğinde. Bölüm kapsamında Talat Ulusoy ve Asuman Susam 14 Mayıs Perşembe günü, saat 17.00’de Çağdaş Sanatlar Merkezi’nde özel bir söyleşi gerçekleştirecekler. Kadın! Yaşam! Özgürlük! Bölümünde yer alan filmlerde kadınlar; evde, iş yerinde, sokakta, sinemada, tiyatroda, siyasette biz de varız diyorlar! Afganistan’da hayatları pahasına tiyatro yapmaya çalışan kadınların hikayesini anlatan Ateşle Oynamak, İran’daki baskılar nedeniyle ülkesini ter etmek zorunda bırakılan yönetmen Mania Akbari’nin en yeni filmi Hayat Belki, kürtaj yasağı olan ülkelerdeki kadınlara destek ve güç veren küresel bir dayanışma gemisine dönüşen Mor Gemi ve Türkiye’de ilk kez gösterime girecek olan Amerika’daki birinci dalga feminizmin tarihini aktaran Öfkelendiğinde Bir Başka Güzel! izleyicilere sakın kaçırmayın dediğimiz filmler. Fotoğrafla ilgiliyseniz, Vivian Maier, Diane Arbus ve Susan Sontag isimleri size bir şeyler ifade ediyorsa “Fotoğraf Üzerine…” tam sizin için diyebilirim. Vivian Maier’i Keşfetmek, İlk Günah: “Bakış” ve Susan Sontag’a Bakmak’i mutlaka izleyin!”

HEDEFİMİZ GENÇ KİTLE

Ankara’nın üniversite kenti olması sebebiyle diğer illerden ayrıldığını belirten Kınal, “Bu durum, elbette festivale de yansıyor. Geçen yıl uyguladığımız anket sonuçlarına göre festivalimizin iki grup izleyicisi var; gençler ve orta yaşlılar. İzleyicilerimizin %78’i kadınlar. Eğitim düzeyleri de oldukça yüksek; %42 üniversite mezunu. Bu yıl hedefimiz genç kitlelere daha çok ulaşabilmek. Genç Kurulumuz bu anlamda da önemli bir sorumluluk üstleniyor. Onlar kendi jenerasyonlarının zevklerini, beğenilerini, ilgi alanlarını bizlerden daha iyi ölçerek organizasyonun her aşamasını bu bakışla yönlendiriyorlar” diye konuştu.

UMUT VE MİZAH HAYATIMIZDAN ÇIKMASIN

18. Uçan Süpürge Uluslararası Kadın Filmleri Festivali’nde her yaştan, her gruptan izleyicinin kendine ait bir şeyler bulmasını umduklarını belirten Kınal, “Film atölyeleri, forumlar, paneller, sergi, söyleşiler, dünyanın bir ucundan öbür ucuna serüvenden serüvene koşacağımız birbirinden renkli filmlerle izleyicilerimize 18. kez “Merhaba” demeye hazırlanıyoruz. Açılış ve Ödül Törenimizi 8 Mayıs Cuma günü, saat 20.00’de Yetkin Dikinciler ve Başak Daşman’ın sunumuyla Ankara Devlet Opera ve Bale sahnesinde gerçekleşeceğiz. Onur Ödülü’nü Hümeyra’ya; Bilge Olgaç Başarı Ödüllerini Emine Yıldırım (senaryo), Deniz Eyüboğlu (görüntü yönetmenliği), Aylin Zoi’ye (kurgu); Tema Ödülü’nü ise hocaların hocası, akademisyen Prof. Dr. Nermin Abadan Unat’a takdim edeceğiz. 9 Mayıs itibariyle Büyülü Fener Sineması ve Çağdaş Sanatlar Merkezi’nde film gösterimlerimiz başlayacak. Bu festivalle birlikte etrafımızın “Hep 18”lerle çevrildiği, umudun ve mizahın hayatlarımızdan hiç eksik olmadığı nice 18’ler hepimizin olsun!” dedi.

MUTLAKA İZLEMENİZ GEREKENLER

Uçan Süpürge Uluslararası Kadın Filmleri Festivali’nin koordinatörü Özlem Kınal, sözlerine şu cümlelerle son verdi: “Festival kapsamında mutlaka izleyin diyebileceğim filmler, Aşk engel tanımaz! diyorsanız; Hayatını Yaşa! Gürcistan iç savaşının harap ettiği Tiflis’e kısa bir seyahat diyorsanız; Kardeşim, Tercihim gençlik temalı filmler diyorsanız; Kızlar Çetesi, Kızkardeşim Anoreksik, Gelecek Yıl, Bebeğim, Nena, Konfeti, Star Deepa Mehta’nın Ateş ve Toprak filmlerinin yıldız oyuncusu Nandita Das’ı tekrar beyazperdede görmek istiyorum diyorsanız; Sandalağacı, Olmak ya da Olmamak diyorsanız; Vikotoria, Her daim Monica Belluci diyorsanız; Mucizeler, Gülmek güzeldir diyenlerdenseniz; Merhaba Yeni Hayatım!, Sonsuza Dek Mutlu!, Balkabağı, Küçük Taşlar. Bundan 18 yıl önce, kadın filmleri festivali fikrini hayata geçirirken amacımız; kamera önünde ve arkasında emek veren kadınların görünmezliğine isyan ederek hayatın her alanında olduğu gibi “sinemada da kadınlar vardır!” diyebilmekti. 8-18 Mayıs tarihlerinde festivalde buluşmak üzere”

Kaynak: Uçan Süpürge / Gerçek Gündem