Ana içeriğe atla
Image
Manşet Yatay Görseli
Share

Sosyal Medya STK’lara Nefes Aldırıyor

TÜSEV'in Sivil Toplum İzleme Raporu’nun en umut verici yanı STK’ların sosyal medyayı, özel sektörden daha etkili kullandıklarının saptanması.

İçerik Alınlık Resmi

TÜSEV'in Sivil Toplum İzleme Raporu’nun en umut verici yanı STK’ların sosyal medyayı, özel sektörden daha etkili kullandıklarının saptanması.

sosyal medya illüstrasyon
Gazetedeki odamda karşımda Türkiye Üçüncü Sektör Vakfı TÜSEV’in Genel Sekreteri Başak Ersen oturuyor. Bu yıl ikincisini yayınladıkları Sivil Toplum İzleme Raporu üzerine sohbet ediyoruz. O detaylara girdikçe, tüketici hareketinden sağlıklı beslenme ve kızların okullaşmasına, 1980’lerin başından bu yana yıllarını sivil toplumla içiçe geçirmiş bir gazeteci olarak benim içim daralıyor.

Vehbi Koç İstemiş

100’ü aşkın dernek ve vakfı çatısı altında bulunduran TÜSEV, sivil toplumla ilgili teknik çalışma yapan tek STK; bu yüzden de kamunun en fazla dikkate aldığı STK. 1993’te “Koca koca vakıflarımız var, ama ortak sorunlarımızı çözemiyoruz” diyen rahmetli Vehbi Koç’un inisiyatifiyle kurulmuş. Amacı, “Uluslararası Örgütlenme Özgürlüğü Standartları”nı Türkiye’ye getirmek ve yerleştirmek. Anlayacağınız deveye hendek atlatmaktan beter bir iş.

Yayınladıkları raporun muhatabı da, tahmin edebileceğiniz gibi KAMU.

Dostlar Alışverişte Görsün

Uluslararası standartlara ve Avrupa Birliği normlarına göre kamunun STK’lara sırasıyla 1) Bilgi vermesi, 2) Danışması ve 3) Birlikte iş yapması lazım.

Türkiye pratiğine gelince, Ersen’in belirttiğine göre ilk adım olan “bilgi verme” faslı, zor ve ağır işlese de kısmen gerçekleşiyor. 2. aşama olan “danışma” faslı ise güya var, ama aslında yok. Raporda da vurgulandığı gibi “Kamu, STK’lara ne zaman ve ne kadar isterse danışıyor ve danıştığında da işine gelirse uyguluyor.”

Tam dostlar alışverişte görsün durumu! Yıllardır bunun o kadar çok örneğini yaşadım ki... Eskiden bakanlıklar ve kamu kurumlarından ilgi alanım olan konular hakkında danışılmak üzere çağrıldığımda mutlaka giderdim. Ancak bir süre sonra farkettim ki bizim dediklerimizi pek dikkate alan yok; sadece altına “Meral Tamer’e de danıştık yazmak için çağırılıyorum” oralara...

Dolayısıyla uzun zamandır gitmez olmuştum ki bu kuralı son dönemde
Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Şahin için bozdum. Sayın Şahin bende, kadın istihdamının artırılması konusunda yararım dokunabileceği duygusunu yarattığı için, çağrılarına mümkün olduğunca olumlu yanıt vermeye çalışıyorum.

Kamu Hâlâ Baskıcı

TÜSEV’e göre 3. aşama olan kamu-STK işbirliği ise “Türkiye’de tam manasıyla sıfır; dahası bu konuda belli bir mekanizma bile tanımlanmamış. STK kapasitesinde kıpırdanmalar olduğu halde, kamu hâlâ baskıcı ve STK’ları belli bir mesafede tutmakta ısrarlı.”

Bir de denetim faslı var tabii. TÜSEV, 2012’de hangi STK’nın kaç kez denetlendiğini ve kesilen cezaları kamuya sormuş, ancak tahmin edebileceğiniz gibi yanıt alamamış. Hepimiz biliyoruz ki yıllardır denetim yüzü görmemiş STK’lar olduğu gibi yılda birkaç kez denetlenenler de var. Hesaplarınız ne kadar düzgün olursa olsun, iktidar sizden hoşnut değilse Maliye memurları kapınızdan eksik olmuyor. Rahmetli Türkan Saylan Hoca’nın ÇYDD’si neler çekmişti... Bu konudaki son acıklı örnek ise Van Kadın Derneği VAKAD’ın, “terörün finansmanına katkıda bulundu” gerekçesiyle kapatılması!

Neyse ki Sosyal Medya Var

TÜSEV Raporu’nun en umut verici yanı ise STK’ların sosyal medyayı, özel sektörden daha etkili kullandıklarının saptanması. En çarpıcı örnek ise Türkiye’de sivil toplumun en başarılı isimlerinden Dr. Uygar Özesmi’nin çabalarıyla Greenpeace Akdeniz’in, Facebook’ta 781 bin kullanıcıya ulaşması. Başak Ersen’in belirttiğine göre sosyal medyadaki bu hayran kitlesi, Greenpeace Akdeniz’i sadece Avrupa’da değil, dünyada da çok önemli bir kurum haline getirmiş bulunuyor. Ersen’e göre “Akut,

Kızılay ve IHH’nın da hayran kitlesi var, ama Greenpeace Akdeniz’in yanına bile yaklaşamaz.”

Kaynak: Milliyet/ Meral Tamer

İlgili Dosyalar:

  1. sosyal medya illüstrasyon [JPG] [64.62K]
Share
İlgili Eğitim