Son ayların tüm gündemini belirleyen #COVID-19 pandemisi ülke, yaş, cinsiyet dinlemeden herkesi etkilemeye devam ederken, kırılgan ve derin yoksullukla mücadele eden gruplar salgından daha yoğun biçimde etkileniyor. Bu gruplardan biri de geçimlerini sokak ekonomisinden sağlayan, güvencesiz ve günübirlik işlerde çalışmak zorunda olan Romanlar…
İzmir’de çalışma yürüten Roman Toplumu Gençlik Eğitim Ve Kalkınma Derneği (ROMGEDER)’nden Emin Karameşe, romanların hali hazırda ekonomik zorluk yaşadığını ve geçimlerini zor sağladığını söylerken, “Sokaktan geçimini sağlayan toplum olarak en çok yarayı biz aldık. Müzisyenlerimiz, hurdacılarımız, çiçekçilerimiz kazanç sağlayamaz duruma geldiler. Zaten günübirlik kazanç sağlıyorlardı. Ancak şu anda sadece kamu kurumlarının ve belediyelerinin yapacağı yardımlara muhtaç durumdalar. Şu an Roman mahallerinde durum facia durumda. Şu an en büyük sorun gıda erişiminde yaşanıyor” dedi.
Roman hakları aktivisti Hacer Foggo ise tüm dünyadaki roman toplumlarının benzer sıkıntılar yaşadığını aktarırken, pandeminin gettolarda, altyapısı yetersiz ve hijyen problemi olan mahallerde yaşamak zorunda kalan romanların hayatını daha da zorlaştırdığını anlattı. Romanların sağlıksız şartlarda, küçük mekanlarda ve kalabalık olarak yaşadığını belirten Foggo, tedbir amaçlı sosyal mesafenin ise bu zor yaşam koşullarında sağlanamadığını söyledi. Roman toplumlarında baraka ve çadırlarda yaşayan ailelerin de olduğunu ve bu kişilerin suya, hijyen olanaklarına erişimlerinin olmadığını belirten Foggo, salgınla birlikte gelen gündelik iş kaybının ise sorunları derinleştirdiğini söyledi.
Salgın öncesinde temel gıda ihtiyaçlarını zor karşılayan ailelerin salgınla birlikte temel gıdaya hiç ulaşamama noktasında olduğunu da anlatan Foggo, “Konunun çözümü için kamu ve yerel yönetimleri acilen özel strateji geliştirmeli” diye konuştu.
ROMGEDER’den Berfin Egeli de Roman örgütlerinin acil taleplerinin sağlık ve temel gıda olduğunu söyledi. Egeli, “İnsanlar evde kalmanın bedelini açlıkla ödüyor. Biz şu anda sadece insanları yaşatmaya çalışıyoruz” derken sorunun ancak birlikte, dayanışmayla ve bütüncül çözüm önerileriyle çözülebileceğinin de altını çizdi.