İlk Doğa Okulu Seferihisar’da Kuruluyor

Geleneksel mimari ile onarılan eski bir köy okulu olan Seferihisar Doğa Okulu’nun binası 1 Haziran’da tamamlanıyor.

Sakin şehir Seferihisar’da kurulan okul, kapitalizmin insanı doğadan koparan organik ilişkisini tekrar kurmasını hedefliyor. Okul, Anadolu ve dünyada ilk olma özelliğini taşıyor.

Seferihisar Doğa Okulu'nun saman, toprak, kerpiç gibi malzemelerle geleneksel mimari anlayışıyla yapılan binası 1 Haziran'da bitiyor. İzmir Seferihisar Belediyesi ve Doğa Derneği, bir grup gazeteciyi okulun binası ve çalışma alanları olan bahçeleri, tarlaları gezdirerek hem okulu hem hedeflerini anlattı.

Seferihisar Belediye Başkanı Tunç Soyer ve Doğa Derneği Başkanı Güven Eken, Doğa Okulu projesiyle birlikte insanın doğayı, ve insanın insanı sömürmesinin önüne geçmeyi hedefliyor.

İzmir’in Seferihisar ilçesinin Orhanlı Köyü’nün tepesinde kurulan okul Doğa Derneği’nin bir fikri olarak ortaya çıkmış. Doğa Derneği Başkanı Eken’in anlattığına göre okulun kuruluşu kolay olmamış. Yedi yıllık bir fikir olan doğa okulu için Anadolu’nun her tarafı düşünülmüş.

Sonunda Seferihisar’ın sakin şehir olması, köy yaşamının ve insanlarının bir Doğa Okulu’na elverişli olması ve en önemlisi Seferihisar Belediyesi’nin de benzer bir arayış içinde olması okulun burada kurulmasını sağlıyor.

Doğa Derneği Başkanı Eken, iki yıl önce Seferihisar’a taşınarak Orhanlı Köyü’nde yaşamaya başlamış. Eken, Belediye Başkanı aynı zamanda çok önceden dostu olan Tunç Soyer’le birlikte önce Seferihisar merkezde okulun kuruluşu için karar vermiş. Eken’in yaşadığı Orhanlı Köyü’nün önde gelenleri köyün tepesinde eski bir ilkokul binası olduğunu belirterek buranın restore edilip bir doğa okulu açılmasının daha yararlı olacağını belirtmişler.

Geleneksel Mimari Uygulandı

Okul binasını gezerken mimar Cenk Sağman’ın verdiği bilgiye göre restore aşamasında bulunan bina 30 yıldır boş. Onarılıp restore edilmese tarihi binanın 10 yıl içinde yıkılabileceğini kaydeden Sağman, “Elimizden geldiğince geleneksel ve yöresel malzeme kullanmaya çalıştık. Binanın ilk katı taş, üst katı kerpiç. Saman ve topraktan sıva yaptık. Çimentoyu sadece ciddi çatlakların onarılmasında kullandık. Çatı için ahşapı tercih ederek Balıkesir’den getirttik” diye anlattı. Sağman, modern bir binaya göre çok daha az maliyete binayı tamamlamış olacaklarını kaydetti. Güneş panelleriyle enerji üretilerek okulun kendi nerji ihtiyacının karşılanması hedeflerden biri. Binanın 1 Haziran’a kadar bitirilmesi hedefleniyor. Ancak okulda ders başı 2014’ün bahar aylarında başlayacak. 12 aylık program oluşturulacak, programa göre 15 günlük kurs da olacak senelik kurs da olacak. Doğa okur-yazarlığı, doğa hukuku, doğa hakları, bağcılık, köy yaşamı, geleneksel tarım araştırmaları okulda başlıca sağlanacak kazanımlar olacak.

İnternet Sitesi Hazıranıyor

Şimdilik dışarıdan okula senede 40 öğrenci kabul edilmesi öngörülüyor. Haziran ayında yayına girecek Doğa Okulu’nun internet sitesinden okul için başvuru yapılabilecek. Sık dokunup ince eleme yapılacak başvurularda adayların başvuru niyetlerini anlatmaları istenecek. Okulda eğitim alacak olanlar köyde evlerinde barınacak.

'Tepki Göstermek Yetmez'

Eken, doğayı korumak için Anadolu’da ve dünyada yığınla çalışma yapıldığını belirterek, “On yıllık Doğa Derneği mücadelesinin bize öğrettiği sadece bir karşı çıkışla doğanın korunamayacağı oldu. Doğanın yok olmasına karşı tepki gösterirken bu okulu kurmaya karar verdik. Bu okulun kök salabileceği bir yer bulmak için bütün Anadolu’yu gezdik. En son sakin şehir çalışmasına paralel Seferihisar’a karar verdik” ifadelerini kullandı. Okulun ilk örnek olma özelliği taşıdığını belirten Eken, tabandan oluşacak taleplerle bu benzeri okulların birçok yerde kurulabileceğini kaydetti. Öğrenmenin yaşam içinde olacağını kaydeden Eken, “Sabah kalk kahvaltı yap kıyafetini git okula git anlayışı bu okulda yok. Okul gitmekte zorlandığımız bir yer olmamalı” dedi. Müfredatla uğraşan, araştırma yapan, ürünlerin hak ettiği değerden alınması için çalışmalar yapan ekipler kurduklarını kaydeden Eken, “Çalışmalarımızla üreten, paylaşan, doğaya saygılı, rekabetten uzak, farkındalığı olan insanların bir araya gelmesini istiyoruz” dedi.

Yerel Üretim İçin Doğa Okulu

Seferihisar Belediye Başkanı Tunç Soyer, insanlık tarihinin 10 bin yıllık kısmıyla iletişim içinde olduğumuzu belirterek doğa okulunun doğanın milyon yıllık tarihiyle iletişim içinde olacağını kaydetti. Kapitalizmin ‘büyüme ve hız’ gibi iki önemli kavramına karşı çıkarak yavaş bir yaşam için ‘sakin şehir’ (cittaslow) olmayı seçtiklerini ifade etti.

Soyer, sakin şehir olmanın gereği olarak yerel kalkınma ve üretime öncelik verdiklerini, Seferihisar Doğa Okulu’nun kendileri için bu nedenle ciddi anlamda önem taşıdığını belirtti.

Soyer: “Doğa Derneği bizim rehberimiz oldu. Biz bu işin Seferihisar’da gerçekleşmesi için çaba veriyoruz. Olanaklarımızı bu proje için seferber ediyoruz. Hayat bizimle başlamış ve bizimle bitecek gibi yaşıyoruz. Her şeyi tüketerek yaşıyoruz. Bu nedenle doğa okulu meselesi bizden önceki geçmişi ve geleceği hatırlamak için önemli. Biz bu nedenle bu kent için önce yavaşlığı tercih ettik. Şimdi de doğa okulu ile milyonlarca yıl geçmişe dayanan doğa kültürüyle iletişim kurmaya çalışacağız” dedi.