Gazeteciler Cemiyeti’nin Özgürlük için Basın Projesi (ÖiB) Kasımayı raporunda, Türkiye Büyük Millet Meclisi Soruşturma Komisyonu’nun faaliyetleri ile ilgili yayın yasağını “sansür” olarak nitelendiren bir grup medya kuruluşunun, bu karara uymayacağını ve bu konudaki haberleri yayınlamaya devam edeceğini açıklamasının Türk basın tarihi açısından bir dönüm noktası olduğu kaydedildi.
Kasım raporunda 17 Aralık yolsuzluk ve rüşvet iddiaları ile suçlanan dört eski bakanın TBMM de ifade vermelerinin hemen öncesinde mahkeme yoluyla medyaya getirilen yayın yasağına işaret edilerek “Cumhuriyet tarihinde bir ilk yaşanmış ve TBMM Soruşturma Komisyonu çalışmalarına ilişkin haberlere mahkeme kararıyla sansür uygulanmıştır. Bu durumun basın özgürlüğü ile bağdaştırılması mümkün değildir” denildi.
AB Sivil Düşün Programı çerçevesinde Gazeteciler Cemiyeti (Ankara) tarafından yürütülen projede, ifade ve basın özgürlüğü ihlalleri aylık raporlar halinde kayıt altına alınıyor. Proje kapsamında yayımlanan raporda, Kasım ayına damgasını vuran önemli olaylardan birinin de akreditasyon adı altında sansür uygulaması olduğu kaydedildi. Raporda akreditasyon uygulamasının, Başbakanlık’tan Cumhurbaşkanlığı’na ve Dışişleri de dahil olmak üzere tüm bakanlıklara, devlet kurumlarına yayılması, medyanın önemli bir bölümünün habere ulaşmasını ciddi biçimde zorladığı, böylelikle de halkın Anayasa güvencesi altında bulunan haber alma hakkının zedelendiği vurgulandı.
Raporda gazetecilerin giderek artan oran ve şiddette habere ulaşmaktan men edilmelerinin, taciz edilmelerinin, haber kaynaklarını açıklamaya zorlanmalarının; bir köşe yazarına yönelik “Bunların ani, acil operasyonlara ihtiyacı var” şeklinde devletin en üst makamından yorumlarda bulunulabilmesinin ifade ve basın özgürlüğü ile bağdaştırılamayacağı vurgulandı.
Anayasa Mahkemesinin yüzde 10’luk seçim barajının iptaline yönelik kişisel başvuruları gündemine alıp, kısa zamanda sonlandıracağına ilişkin açıklamasının ayın sonunda siyasi gündemi meşgul ettiği hatırlatılan raporda sonucu önceden kestirilmesi mümkün olmayan bir konuda, iktidar partisi hukukçularının sert tepkisi ve iptal yolunda karar verilmesi halinde bunu “yok hükmünde kabul edeceklerine” dönük açıklamalarının mahkemenin vereceği kararın baskılanması çabası olarak algılandığı kaydedildi.
Raporda Kürt sorununa ilişkin çözüm süreciyle ilgili gelişmelerin gündemdeki yerini koruduğu da belirtildi.
ÖiB Kasım ayı raporuna, www.pressforfreedom.org adresinden ulaşılabilir.