Adı iş kazası olarak konuşulan- haber yapılan, ancak bizlerin ısrarla iş cinayeti olarak nitelediğimiz hadiselerde yakınlarını kaybetmiş aileleriz. Kimimiz ablasını-abisini-kardeşini, kimimiz anasını-babasını, kimimiz çocuğunu-torununu, kimimiz dayısını-halasını-teyzesini-amcasını, kimimiz dostun-arkadaşını yitirdi.
Ve ülkemizde her gün 5 ile 8 arasında işçi hayatını kaybetmeye devam etmekte....Nedeni bizlerce de, yetkililerce de yeterince açık.. Nitekim yargılama süreçleri de, bilirkişi raporları da aynısını söylemekte.
İşverenlerin kar hırsı nedeniyle işçi güvenliğine dair önlemleri almaması. Yetkililerin ise yasal mevzuat hükümleri açık ve ortada iken denetim görevlerini yerine getirmemesi.
İşte bu nedenledir ki; İş kazası değil...Israrla cinayet diyoruz...
ARTIK YETER..!
Biz de söz bitti diyoruz artık. Vicdan sahibi, adalet duygusunu yitirmemiş herkes ‘bu vahşeti’ anlayarak davranmalı diyoruz. "iş cinayetlerine dur diyebilmek için vicdan ve adalet nöbetine" başladık.
Ve biliyoruz ki; bizler ARTIK YETER ! demedikçe, canımızın yangınını ve öfkemizi görünür kılmadıkça, kimse kendiliğinden hareket etmiyor.
Ve biz en çok canı yananlar, başka canlar yanmasın diye;
Taksim/Galatasaray Meydanın da (10.Haziran) Pazar günü Saat: 13.00 de bir saatlik VİCDAN ve ADALET NÖBETİMİZİN 4.haftasındayız...