Türkiyeli Romanlar, Roman açılımının başlatılmasının üzerinden beş yıl geçmesine rağmen hala açıklanmayan ulusal eylem planının artık uygulamaya geçirilmesini talep ediyor.
Bugün 8 Nisan Dünya Romanlar Günü.
Tüm dünyada Romanlar bu günü, 1971 yılında Londra yakınlarındaki Orphington kentinde düzenlenen ilk Dünya Roman Kongresi’ne atfen 1990 yılından beri kutluyor.
Romanlar yüzyıllardır her yerde olduğu gibi Türkiye'de de en çok ayrımcılığa uğrayan, en yoksul kesim. Henüz bir sayım yapılmasa da 4-5 milyon arasında Roman yaşadığı tahmin ediliyor. Üniversiteye giden Roman öğrencisi sayısı ise yaklaşık 600. 14 Mart 2010’da dönemin Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan’ın onbinlerce Romanı bir araya getirerek başlattığı Roman açılımının üzerinden tam beş sene geçti.
Bu esnada Avrupa da 12-15 milyonluk Roman nüfusuna dair bir şeyler yapmanın zamanı geldiğini anladı. 2011’de Avrupa Komisyonu Roman ve Roman olmayanlar arasındaki boşluğu kapatmak için “Romanlarla Bütünleşme Çerçeve Sözleşmesi” oluşturdu. 2020 yılına kadar geçerli bu sözleşmede üye ülkelerden Romanlarla ilgili Ulusal Eylem Planı hazırlamaları istendi. Üye olmayanlara da bunu tavsiye etti.
2012’de Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı Ulusal Eylem Planı’nı yazmak için Roman sivil toplum örgütleriyle çalıştaylar yapmaya başladı. Ancak eylem planı hala açıklanmadı.
Ulusal bir eylem plan olmadığı için de aradan geçen sürede barınma, eğitim, isthdam, sağlık konusunda dişe dokunur bir ilerleme sağlandığı söylenemez. Türk Dil Kurumu'nun internet sitesinde Çingeneleri tanıtmak için kullanılan kötü giyimli, argo konuşan ve seyrek tip tanımlaması ise ayrımcılığın hala devam ettiğinin en somut göstergesi.
7 Haziran 2015 genel seçimlerine girerken Türkiye’deki Roman sivil toplum örgütlerinden yeni dönem için taleplerini sorduk.
Romanlar, Roman açılımından bu yana geçen sürede hala sorunların çözümüne dair somut yani insanların hayatını bugünden yarına etkileyecek çözüm önerileri geliştirilememesinden şikayetçi. Romanların Türkiye'deki ortak sorunlarında çözüm üretebilmek için mutlaka ulusal eylem planının açıklanarak hayata geçirilmesini talep ediyorlar.
Ali Dum: Çocuklar için etüd merkezleri açılmalı
Ali Dum (Akdeniz Roman Dernekleri Federasyonu Başkanı): Açılım oldu. Sorunlar tespit edildi. Özelikle eğitim, istihdam alanında çalıştaylar yapıldı. Bu iki sorunu çözmek için kaynağa ihtiyaç yok. Zaten eğitimde kurulu düzen var, doğrudan hayata geçmesi gerekiyor. İstihdam için de valilik, İŞKUR var. Bunlar aracılığıyla o ilin ihtiyacı bünyesinde ara eleman yetiştirilmesi, insanların belgeli hale gelmesi zor değil. Barınma kapsamlı bir çalışma. Bütçe lazım. Şu anda bana ütopik geliyor. Önce eğitim ve istihdam sorunu çözülmeli.
Ulusal eylem planı hala açıklanmadı. Geçen ay açıklanacağı söylenmişti. Sürekli öteleniyor. Bu plan bizim için çok önemli. Mesela Mersin’de tüm parti ve devlet kurumlarının desteğiyle 500 çocuğa eğitim veren etüd merkezi açtık. Bakanlık 11 ilde bu örnekte merkezler açılacak demişti. Artık bir ucundan bu planın hayata geçirilmesini bekliyoruz. Romanların yarın sabah kalktığında hayatına dokunacak, hayatını değiştirecek somut adımlar atılmasını bekliyoruz.
Erdinç Çekiç: Demokrasi ilerlerse Romanlar da gelişir
Erdinç Çekiç (Edirne Roman Derneği Başkanı): Bu seçimde her şeyden önce bir Roman temsilcinin olması beklentimiz yüksek. 7 Haziran seçimleri Türkiye’nin geleceğinin belirlemesi açısından önemli. Başkanlık sistemini eksisi ve artısıyla iyi değerlendirmek lazım, çünkü bundan sonra siyasete bu sistem yön verecek.
Muhalefetin Türkiye’deki sürece bir alternatif üretemeden sadece karşı çıkması siyaseti kilitliyor. Hiçbir şey 10 yıl önceki gibi değil. Ama yapılması aşılması gereken çok yol var. Yeni anayasa herkesin ortak beklentisi.
Romanlar Türkiye’de oluşacak geleceğin dışında bir yere konamaz. Sosyal, kültürel politikalar ne kadar ilerler, demokrasi, insan hakları ne kadar gelişirse Romanların da durumu o kadar iyileşir. Romanların geleceğini ülkenin geleceğinden soyutlamak çok mantıklı değil, bütüncül siyasetin tümünü görerek konuşmak daha mantıklı.
Ulusal eylem planının artık açıklanmasını bekliyorum. Romanların yarın sabah kalktığında hayatlarını değiştirecek iyileştirmelerin artık hayata geçmesi lazım. Eğitim, istihdam çok önemli. Ancak ekonomik özgürlüğünü eline alan birey kendi ayakları üstünde durabilir.
Hacer Foggo: TDK ırkçı sözleri kaldırmalı
Hacer Foggo (Roman Hakları Forumu): 8 Nisan Dünya Romanlar Günü'nde öncelikle 2. Dünya Savaşı'nda soykırıma uğrayan 1 milyona yakın Romanı saygıyla anıyorum. Dünya Romanlar Günü hem Türkiye'de hem de Avrupa'da Romanların sorunların tartışıldığı ve çözüm önerilerinin sunulduğu bir gün. Dünyanın her yerinde Romanlar eğitim, barınma, istihdam ve sağlık alanında ayrımcılık yaşıyorlar ve hep birlikte bu sorunun çözülmesi için haykırıyorlar.
Türkiye'de de özlellikle kentsel dönüşüm nedeniyle birçok Roman yerinden edildi. Eğitim konusunda ise Roman çocukların okul devamsızlığı ve okul terki çok önemli bir problem olarak karşımızda. Benim bu konuda söyleyeceğim tek şey var. Aile Bakanlığı iki yıldır görüşmelerimiz sonucu hazırlanan Roman Strateji Eylem planını artık açıklasın. Sosyal politikalar ancak toplumda varolan ayrımcı dilin ortadan kalkmasıyla bir arada yürüdüğü zaman başarılı olabilir. Bu yüzden Türk Dil Kurumu, bir an önce Çingene kelimesi için yazdığı ırkçı sözleri kaldırmalı.