Skip to main content
Image
Manşet Yatay Görseli
Share

Suriyeli mültecilerin sayısı arttıkça entegrasyon da sorun haline geliyor

Uzmanlar, Suriyeli mülteciler ile Türklerin birlikte yaşayabilmesi için sosyal programların teşvik edilmesi gerektiğini söylüyor.

İçerik Alınlık Resmi

Uzmanlar, Suriyeli mülteciler ile Türklerin birlikte yaşayabilmesi için sosyal programların teşvik edilmesi gerektiğini söylüyor.

suriyeli multeciler
Yetkililer, tahmini olarak 1 milyon insanı Türkiye'ye sığınmak zorunda bırakan ve Suriye'de devam eden çatışmalarla bağlantılı insan kaçakçılığı vakalarının Türkiye'de artış gösterdiğini söylüyor.

Ülke çapında hükümet yetkilileri ve örgütler, sorunu mültecilerin eğitim ve entegrasyonuna yönelik çalışmalara odaklanarak ele almaya çalışıyor. Geçtiğimiz günlerde Mazlum-Der (İnsan Hakları ve Mazlumlar İçin Dayanışma Derneği) tarafından yayınlanan saha araştırması raporuna göre Suriyeli genç kızlar, daha yaşlı Türk erkekleriyle evlenmeye zorlanıyor.

13 şehirde 100'den fazla Suriyelinin katılımıyla gerçekleştirilen araştırmada fuhuş şebekelerinin, savunmasız ekonomik durumları nedeniyle Türkiye'de yaşayan Suriyeli kadınları hedef aldığı bildirildi.

Mersin merkezli sosyoloji derneği YESO-DER'in (Yeniden Sosyoloji Derneği) kurucusu sosyolog Ali Köse, "Dolayısıyla da böyle bir sayının sağlıklı koşullarda ülkemizde barındırılması çok zor gibi gözüküyor. Hele ki Göç İdaresi Genel Müdürlüğü yeni yapılandırılan bir ülkede" sözleriyleSES Türkiye'ye konuştu.

Köse, toplumda gerginliği önlemek için Suriyeli gençlerin uygun eğitimle Türk toplumuna entegrasyonunun sağlanmasının gerektiğini söyledi.

Köse, "Okul açmak, çözümden öte entegrasyon sürecinin önemli bir aşamasıdır" diye ekledi.

YESO-DER, yetkilileri mülteci sorununun yanlış yönetimiyle ilgili olası tehditler konusunda uyardı.

Köse, "Belediyeler, uzmanların da yardımıyla barındırdıkları mültecilerin yerel ihtiyaçlarını belirlemelidir. Bu gruplara verilecek sosyal yardım, profesyonel ve tarafsız şekilde yapılmalıdır. Ayrıca, olası yabancı düşmanlığı vakalarını önlemek için yerel halkla mültecileri kaynaştırmayı hedefleyen etkili projelere de ihtiyaç var" dedi.

AKP'nin Dışişlerinden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Yasin Aktay, hükümetin de tam olarak bunu yapmaya çalıştığını söyledi.

Aktay, Haziran ayında gazetecilere hükümetin, Suriyeli mültecilerin toplumun geri kalanı ile birlikte yaşamasına yönelik yeni yöntemler uygulayacağını ifade etti.

Aktay, "700 ila 800 bin kişi, Türk toplumuna karıştı. Toplumsal dengeleri alt üst etmeden katıldılar. Beraber yaşama düzenlemeleri yapmamız lazım" dedi.

Aktay sözlerine şöyle devam etti: "Bu bir sosyal afettir. Savaştan sığınan insanlar var. ‘Bizim elemanımız işsizken Suriyeli iş bulacak' yaklaşımı doğru değil."

Bazı belediyeler, kendi mülteci sorunları konusunda sorumluluğu önceden üstlendiler.

İstanbul Başakşehir Belediyesi, şu anda 5.000 Suriye vatandaşına ev sahipliği yapıyor. Belediye, Suriyeli öğrencilere eğitim fırsatı sunmak için geçen yıl El-Aksa Okulları'nı açmıştı.

Şu anda öksüzler de dahil olmak üzere yaklaşık 600 Suriyeli öğrenci okula gidiyor. Belediye, öğrencilerin giysi, masa, kırtasiye malzemesi, bilgisayar, kitap ve diğer ihtiyaçlarını karşılıyor.

Belediye Sosyal Hizmetler Müdürlüğü'nün SES Türkiye'ye yaptığı yapılan yazılı açıklamada "Suriyeli çocuklarımızın entegrasyonları için açılan okullarımızda Suriyeli öğrencilerimizle ilçe okul öğrencilerini her fırsatta bir araya getirmeye çalışıyoruz" denildi.

13 yaşındaki Nour Ahwad, Halep'ten kaçtıktan sonra ailesiyle birlikte Kilis'e geldiklerini söyledi. Ahwad ailesi, mülteci kampında dört ay geçirdikten sonra İstanbul'a taşınmaya karar vermiş.

Ahwad, ailesinin taşınmasının temel nedeninin yoksulluk olduğunu söyledi.

Ahwad, "Burada akrabalarımız var" sözleriyle SES Türkiye'ye konuştu ve ekledi: "Mülteci kampında yapacak hiçbir şey yok. Burada en azından para kazanabiliyoruz. Akrabalarımız bizden üç ay önce geldiler. Bir tekstil fabrikasında çalışıyorlar ve annem de şu anda orada çalışıyor. Ben ve üç erkek kardeşim, şehir merkezine mendil satmaya gidiyoruz.

Geceleri korkuyoruz. Bazı insanlar bize çok iyi davranıyor ama bazıları da çok kötü davranıyor. Çorba parası istediğim için 10 kereden fazla tekme yedim. Ama bazen insanlar bana çorba alıyor."

Ahwad, diğer dört Suriyeli aile ile birlikte Unkapanı'nda yaşadıklarını söyledi.

Ahwad, "Son zamanlarda diğer çocuklarla birlikte Taksim'deki Gezi Parkı'nda kalıyoruz çünkü hava daha iyi ve geceleri parkta kendi evimizden daha az kişi oluyor" dedi. Ayrıca Başakşehir Belediyesi yetkilileri, yerli halk arasında Suriyelilere ilişkin olası klişelerin olmasını önlemek için sosyal etkinlikler düzenlediklerini de söyledi:

"Özellikle istihdam alanında projeler üretmeye gayret ediyoruz. İlçemizde yer alan esnaflarımızla konuyla ilgili görüşmelerimiz devam ediyor."

Bu makale, muhabir Burak Sayın'ın katkılarıyla hazırlanmıştır.

Menekşe Tokyay, Ses Türkiye

İlgili Dosyalar:

  1. suriyeli multeciler [JPG] [44.93K]
Share
İlgili Eğitim