Skip to main content
Image
Manşet Yatay Görseli
Share

İklim Değişikliği En Çok Yoksula Zarar Verecek

IPCC 5. Değerlendirme Raporu'nun yazarları Prof. Dr. John Morton ve Doç. Dr. Barış Karapınar, Türkiye özelinde rapor sonuçlarını değerlendirdi.

İçerik Alınlık Resmi

IPCC 5. Değerlendirme Raporu'nun yazarları Prof. Dr. John Morton ve Doç. Dr. Barış Karapınar, Türkiye özelinde rapor sonuçlarını değerlendirdi.

haber fotoğraf
Hükümetlerarası İklim Değişikliği Paneli'nin (IPCC) 5. Değerlendirme Raporu'nun 2. bölümü olan "2014: Etkiler, Uyum ve Kırılganlık" raporu bu hafta açıklandı.

İklim Ağı'nın Boğaziçi Üniversitesi ev sahipliğinde yaptığı toplantıya IPCC başyazarlarından Greenwich Üniversitesi'nden Prof. Dr. John Morton yine IPCC raporu yazarlarından Doç. Dr. Barış Karapınar ile Prof. Dr. Levent Kurnaz ve İklim Ağı'ndan Deniz Ataç katıldı.

"Türkiye'de sıcaklık 4-9 derece artabilir"

John Morton, sera gazı emisyonları sonucunda oluşan iklim değişikliğinin insan kaynaklı olduğunu bilimsel olarak kanıtlandığını hatırlatarak "Önümüzdeki 20 yılda 0.4 derecelik ısınma söz konusu. Deniz seviyesindeki ısınma sera gazı emisyonlarını istikrarlı bir seviyeye çektiğimiz durumda bile devam edecek" dedi.

Rapor ekseninde Morton, iklim değişikliğinin Türkiye'ye de olumsuz etkileri olacağını söyledi.

"2035'e gelince tahminler Türkiye'de sıcaklığın 1 ila 2 derece kadar çıkacağını gösteriyor. 2065'te ise bunun 3-4 hatta bazı tahminlere göre ise 5 ila 9 dereceye kadar çıkacağı belirtiliyor. 21.yüzyıl sonlarına doğru sıcak hava dalgalarında büyük artışlar olacak. Yaz yağmurlarında artış bekleniyor. Kuraklık ve kurulukta da orta düzeyde artış olacak."

İklim değişikliğinin bilim insanlarının dahi tahmin edemeyeceği geri dönülemez riskleri barındırdığını söyleyen Morton, bundan en çok ekonomik sosyal kültürel nedenlerden dolayı marjinalize edilmiş grupların etkileneceğini belirtti ve sera gazı emisyonlarının hemen azaltması gerektiğini ekledi.

"En çok yoksullar etkilenecek"

Barış Karapınar, iklim değişikliğinin 21. yüzyılın en önemli sosyo ekonomik adaletsizliğe neden olacağına dikkat çekerek şöyle dedi:

"İklim değişikliğine en az katkısı olan yoksul kesimler bunun zararlarından en çok etkilenecek olanlar. Mesela kuraklıktan en çok Orta Anadolu'da yaşayan dar gelirli çiftçiler, sellerden en fazla yine şehirdeki yoksullar etkileniyor. 2000-2013 yılları arasından sel ve fırtınalardaki ölümlerin yüzde 95'i az gelişmiş ülkelerde gerçekleşti. İşte bu 21. yüzyılda büyük bir eşitsizlik yaratacak."

"Gıda fiyatları yüzde 85 artacak"

İklim değişikliğinin gıda fiyatlarını 2050'de yüzde 85 arttıracağını söyleyen Karapınar, şöyle devam etti:

"Buğday gibi ürünlerde bu yüzde 100'e varacak. Zaten ithal eden Türkiye'de artış daha da fazla olacak. 2007-2008 dünya gıda krizinde 44 milyon insan yoksulluk sınırının altına indi. İşte 21. yüzyılda beslenme yetersizliği olan çocuk sayısı 20-25 milyon artacak. Şehirlerde çok ciddi su sıkıntısı yaşanacak."

Karapınar, iklim değişikliğinin Celali İsyanları ya da Arap Baharı gibi süreçlerde etkisi olduğunu ancak esasında savaş zamanlarında etkisini arttırdığını mesela Suriye'de şu anda kuraklık nedeniyle halkın daha da zor bir duruma düşeceğini söyledi.

İklim değişikliği için ülkelerin bir an önce önlemler alması kendilerine ona göre adapte etmeleri gerektiğini belirten Karapınar, bunun yıllık 70-100 milyar dolarlık bir maliyeti olduğunu ekledi.

"Türkiye sera gazı emisyonunu azaltmalı"

Deniz Ataç ise Türkiye'nin iklim değişikliğine uyum planları hazırlamaya başlamasının olumlu bir adım olduğunu ancak sera gazı emisyonlarını arttırmaya devam ettiğine dikkat çekti.

"1990'dan 2012'ye sera gazi emisyonu yüzde 133 artmış Türkiye'de. Bunun da yüzde 70'ini enerji sektörü oluşturuyor. Bunu azaltmazsak iklim değişikliğine uyum göstermemiz de zorlaşır. Şu anda 80 kömür santrali daha yapılmak isteniyor. Fosil yakıtlar yerine dünyada olduğu gibi verimli ve yenilenebilir enerjiye dönmemiz gerekiyor."

IPCC nedir?

IPCC 1988'de Birleşmiş Milletler’e bağlı olarak faaliyet gösteren iki uzman kuruluş olan Dünya Meteoroloji Örgütü (WMO) ve Birleşmiş Milletler Çevre Programı (UNEP) tarafından, iklim değişikliği konusunda yol göstermek amacıyla kuruldu.

Türkiye'nin de aralarında olduğu 195 üye ülkesi var. 2007'de nobel ödülü aldı.

IPCC’nin 5. Değerlendirme Raporu, Eylül 2013 ve Eylül 2014 tarihleri arasında parçalar halinde açıklanıyor.

 Rapordan satır başları:

Son birkaç on yıl boyunca, iklim değişikliği, tüm kıtalar ve okyanuslardaki doğal sistemler ve insan türü üzerinde etkilerini gösterdi.

Dünyada birçok bölgede değişen yağış rejimleri veya eriyen kar ve buzul örtüleri hidrolojik sistemleri değiştirdi; su varlıklarını miktar ve kalite olarak etkiledi.

Karada, tatlı suda ve denizde yaşayan birçok canlı türünün yaşam alanları, mevsimsel faaliyetleri, göç alışkanlıkları, sayıları ve türler arası etkileşimleri değişti.

İklim değişikliğinin tarımsal verim üzerindeki olumsuz etkileri, olumlu etkilerinin üzerinde. İklim değişikliği, buğday ve mısır tohumlarının yetişmesini birçok bölgede olumsuz etkiliyor.

Son zamanlarda sıcak hava dalgaları, kuraklıklar, seller, siklonlar ve kontrol edilemeyen yangınlar gibi iklim değişikliğine bağlı aşırı hava olayları oluştu.

Bu aşırı olaylar, ekosistemlerde değişim, gıda ve su erişilebilirliğinde sorunlar, altyapı ve yerleşim birimlerinde zarar, hastalık ve ölümlerdeki artış ve zihinsel hastalıklar ile beraber insan refahını etkiliyor.

İklim değişikliğin etkilerine karşı kırılganlık ülkeden ülkeye farklılık gösteriyor. Dünyanın bazı bölgelerindeki, büyük ölçekli şiddet olayları (iç savaş, ayaklanma vb.), iklim değişikliğine olan kırılganlığı artırıyor.

Kaynak: Bianet

İlgili Dosyalar:

  1. haber fotoğraf [JPG] [52.25K]
Share
İlgili Eğitim