Ahmet Zeki Büyükkuşçuoğlu İlköğretim Okulu’nun 50 tane 6. sınıf öğrencisi harıl harıl tartışıyor.
Tartıştıkları hiç de sıradan bir konu değil, basın etiği. Aslında burası sınıf değil, gazete binası! Kimi yazı işleri müdürü, kimi muhabir olan öğrenciler hem basın etiğini öğreniyor. Öğrenciler gazetecilik oyunu ile oynayarak medya okuryazarı oluyor.
Öğrenciler, Sabancı Üniversitesi öğrencilerinin düzenlediği Toplumsal Duyarlılık Projeleri (TDP) kapsamında haftada 2 gün ‘Genç Etik’ dersi alıyor. Dersi verenler de üniversite öğrencilerinden oluşan 5 kişilik bir grup. Genç etik programında; Medyada Etik ve Özel Hayatın Gizliliği Kitle İletişim ve Bilinçli İzleyici Olmak, İnsan Hakları ve Etik gibi konular yer alıyor. Proje ilk olarak Gebze’deki Ahmet Zeki Büyükkuşçuoğlu İlköğretim Okulu’nda uygulamaya konuldu. Radikal, ilköğretim öğrencileriyle birlikte ‘Genç Etik’ dersine konuk oldu.
Tartışma başlıyor!
“Etik” kavramını tartışarak programa başlıyor öğrenciler. Daha sonra sınıfta bir masanın etrafında toplanıyorlar. Önlerinde gazeteler duruyor. Bu gazetelerde yer alan haberleri tek tek okuyup, hangilerinin özel yaşamın gizliliğini ihlal ettiğini, hangisinin etik dışı olduğunu tespit ediyorlar. İçinde insan haklarına aykırı ifadeler yer aldığını düşündükleri haberleri önlerindeki panoya asıyorlar. Bir gazetenin gündem toplantısını andıran bu değerlendirmeden sonra, yeni kelimeler ve farklı cümlelerle tespit ettikleri haberleri yeniden yazıyorlar. Öğrenciler, içinde nefret söylemi olan ve çocukları şiddete yönelten haberleri titiz bir şekilde ‘okunabilir’ hale getiriyor.
‘Bu dersi ailemize de verin’
Projenin öğrenciler tarafından ilgiyle karşılandığını belirten TDP sorumlusu Gülşen Erengül, uygulama ile öğrencilerin medyanın zararlı etkileri karşısında korunduğunu dile getiriyor. Projeye ev sahipliği yapan okulun müdürü Ali Rıza Koçak da, derslerin öğrenciler için önemini şöyle anlatıyor:
“Burada aldıkları derslerle öğrenciler haklarını öğreniyor ve bu haklarını normal hayatta uyguluyorlar. Mesela bu dersi alan bir öğrencim geçen gün özel hayatı ihlal eden bir olaya tanık olduktan sonra hemen bu durumu bize bildirdi.’’
Derslerden öğrenciler de memnun. 6. sınıf öğrencisi Havva, “Bu dersi ailemize de verin. O zaman belki bizi daha iyi anlarlar diyor” diyor.
Gazeteciler vs. sansürcüler
Okuldaki sınıflar da derslere uygun olarak dizayn edilmiş. Tüm sınıflarda İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi asılı. İfade özgürlüğünün önemine vurgu yapmak için dersler dışında ufak bir oyun da oynanıyor. Öğrenciler iki gruba ayrılıyor. Birinci grup sansürcü güçleri, ikinci grupsa gazetecileri temsil ediyor. Gazetecileri temsil eden ikinci grup dikkatlerini çeken konular üzerine mektuplar yazıyor. Yazılan mektuplar sansürcü gruba teslim ediliyor. Sansürcü grup da mektupları ya kısmen yayımlıyor ya da hiç yayımlanmıyor. Daha sonra mektupları sansürleyen öğrenciler, duygu ve düşüncelerini ufak bir skeç ile sergiliyor.
TDP nedir?
Sabancı Üniversitesi tarafından 1999 yılından beri kurulan Toplumsal Duyarlılık Projeleri(TDP) üniversite öğrencilerinin içinde yaşadıkları topluma karşı olan sorumluluklarının farkına varmalarını amaçlayan bir ders. Ders sayesinde öğrenciler yaşadıkları hayatın dışında başka hayatların da var olduğunu öğrenip farkındalık kazanıyor, sorunlara yönelik çözümler üretiyor. Üniversite 13 yılda 747 projeye imza atıp yaklaşık olarak 34 bin kişiye eğitim vermiş.
http://www.radikal.com.tr/Radikal.aspx?aType=RadikalDetayV3&ArticleID=1084942&CategoryID=77
İlgili Dosyalar:
- gazetecilik [JPG] [37.09K]