GÖÇ Vakfı Çocuk Hakları Koordinatörü Emin Sarıkaya, Pozantı Cezaevi'ndeki iddialara ilişkin, "Tutuklu ve hükümlü çocuklara yönelik Çocuk Hakları Sözleşmesine uygun mekanların oluşturulması için acilen harekete geçilmelidir" dedi.
GÖÇ Vakfı Çocuk Hakları Koordinatörü Emin Sarıkaya, Pozantı Cezaevi'ndeki iddialara ilişkin, "Tutuklu ve hükümlü çocuklara yönelik Çocuk Hakları Sözleşmesine uygun mekanların oluşturulması için acilen harekete geçilmelidir" dedi.
Diyarbakır'da bazı belediyeler ile çocuk haklarına yönelik faaliyet yürüten sivil toplum kuruluşları Pozantı Cezaevi'ndeki iddialara ilişkin basın açıklaması yaptı.
Sümerpark'ta düzenlenen ortak açıklama metnini okuyan Sarıkaya, Pozantı Cezaevi'nin uzun yıllar çocuk intihar ve ölümleri ile taciz ve işkence konularıyla gündeme geldiğini savunarak, bu nedenle Meclis İnsan Hakları Komisyonu da dahil birçok kurumca kapatılması yönünde önerilerde bulunulduğunu ileri sürdü.
Diyarbakır'da çocuklarla ilgili çalışma yapan kurumlar olarak bu konuda her kurum, kuruluş ve toplumun tüm kesimlerini duyarlılığa davet ettiklerini ifade eden Sarıkaya, şöyle konuştu:
"Tutuklu ve hükümlü çocuklara yönelik Çocuk Hakları Sözleşmesine uygun mekanların oluşturulması için acilen harekete geçilmelidir. Söz konusu mekanlar sivil izleme kurullarına açık olacak şekilde yapılandırılmalıdır. Devletin ilgili makamları acilen toplanarak çocukların ailelerinin yanına geri dönüşlerinin sağlanması ve yaşadıkları travmayı sağlıklı bir şekilde atlatmaları için uzmanlar eşliğinde gerekli süreçleri işletmelidir. UNICEF başta olmak üzere hak temelli çalışan tüm ulusal ve uluslararası kuruluşlarca varoluş ilkelerine uygun olarak bu durumla ilgili gerekli açıklama ve girişimler başlatılmalıdır. Sadece ilgili kurumların değil, toplumun bütün kesimlerinin çocukların yaşadığı insanlık dışı uygulamalar karşısında sessiz kalmaması gerektiği ve sürece katkı yapacak şekilde etkin rol almaları gerekmektedir. Çocuklara yönelik bu süreçleri önleyemediğimiz için kendi açımızdan tüm çocuklardan özür diliyor, sürecin takipçisi olacağımızı belirtmek istiyoruz."
http://www.sondakika.com/haber-pozanti-cezaevi-ndeki-iddialar-3436477/
Diyarbakır'dan Pozantı Tepkisi
Son zamanlarda Adana Pozantı M Tipi Çocuk Cezaevi’nde yaşanan taciz, tecavüz ve işkence olaylarıyla tekrar gündeme gelen, ama aslında yıllardır tüm çocukların maruz kaldığı ve sistematik bir şekilde Kürt çocuklarına uygulanan işkence, tutuklamalar, taciz, ve hatta ölümlere varan hak ihlalleri, tüm kamuoyunun birinci gündemi olmuştur.
Uzun yıllardır çocuk intihar ve ölümlerinin yaşandığı, defalarca taciz ve işkence konularıyla gündeme gelen, Meclis İnsan Hakları Komisyonu dâhil birçok kurumun kapatılması yönünde önerilerin yapıldığı Pozantı Çocuk Cezaevi’yle ilgili, kamu kurumlarınca hiçbir çalışmanın yapılmamış olması, yaşanan insanlık dışı işkencelere davetiye çıkarmıştır.
Bununla beraber, farklı zamanlarda gündeme gelen işkence, taciz ve ölüm vakalarıyla ilgili soruşturulan kamu görevlileri, cezalandırma adı altında adeta ödüllendirilmiştir.
Diğer yandan, olayları gündeme getiren çocuklar ve basın mensuplarının gözaltına alınmaları, benzer vakaların gündeme gelmemesi için yapılmış bir sindirme girişimi izlenimi yaratmıştır.
Tüm bunlar yetmezmiş gibi, çocuğun yüksek yararını hiçe sayarak Pozantı Cezaevi’ndeki çocukların başka bir yere naklini gerçekleştirmek, çocuk haklarına aykırı uygulama süreçlerinin devamı niteliğindedir.
Bu insanlık dışı tablonun karanlığında, biz Diyarbakır da çocuklarla çalışmalar yapan kurumlar olarak, konu ile ilgili her kurum, kuruluş ve toplumun tüm kesimlerini, aşağıda belirtilen konularda duyarlılığa ve yapılması gerekenlerle ilgili acilen harekete geçmeye çağırıyoruz…
- Devletin ilgili makamları, Çocuk Hakları Sözleşmesi ve Çocuk Koruma Kanununa uygun olarak çocukları tutuklamaktan vazgeçmelidir.
- Devletin ilgili makamları, tutuklu ve hükümlü çocuklara yönelik Çocuk Hakları Sözleşmesine uygun mekânların oluşturulması için acilen harekete geçmeli ve söz konusu mekânlar sivil izleme kurullarına açık olacak şekilde yapılandırılmalıdır.
- Devletin ilgili makamları acilen toplanarak, çocukların ailelerinin yanına geri dönüşlerinin sağlanması ve yaşadıkları travmaları sağlıklı bir şekilde atlatmaları için uzmanlar eşliğinde gerekli süreçleri işletmelidir.
- UNİCEF başta olmak üzere hak temelli çalışan tüm ulusal ve uluslararası kuruluşlar tarafından, kendi varoluş ilkelerine uygun olarak söz konusu durumla ilgili gerekli açıklama ve girişimler derhal başlatılmalıdır.
- Kapalı kurumlarda çalışan ilgili meslek elemanları, mevcut durumu öncelikle insani ve vicdani açıdan, daha sonra meslek etiği çerçevesinde tekrar gözden geçirmeli, bu korkunç tablonun oluşmasında kendi pozisyon veya pozisyonsuzluklarıyla yüzleşmelidir
- Yazılı ve görsel medyanın, çocuklarla ilgili yaptıkları haberlerde yeni mağduriyetler yaratmamaları ve bu konularda ilgili kişi ve kurumlardan destek almaları gerekmektedir.
- Sadece ilgili kurumların değil, toplumun bütün kesimlerinin, çocukların yaşadığı insanlık dışı uygulamalar karşısında sessiz kalmaması gerektiği ve sürece katkı yapacak şekilde etkin rol almaları elzemdir.
Sonuç itibariyle, yıllardır çocuklarımıza reva görülen bu insanlık dışı süreçleri önleyemediğimiz için kendi payımıza tüm dünya çocuklarından özür diliyor ve sürecin takipçisi olacağımızı belirtmek istiyoruz.
Bir özür de, tüm bu süreçleri çocuklara yaşatanları görmezden gelen ilgili makamlardan bekliyoruz.
Çocuklar Aynı Çatının Altında Derneği
Diyarbakır Bağlar Belediyesi
Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi
Diyarbakır Kayapınar Belediyesi
Diyarbakır Sur Belediyesi
Diyarbakır Yenişehir Belediyesi
Diyarbakır Yerel Gündem-21 Kent Konseyi
Duy-Der
Eğitim-Sen
Göç Vakfı
PDR Derneği
SARMAŞIK Yoksullukla Mücadele Derneği
Umut Işığı Kadın Kooperatifi
Mezopotamya Kulüpler Birliği Derneği
Mezopotamya Gençlik Araştırma Merkezi Derneği