Deştin köylülerinin hukuk zaferi festivale dönüştü

Yatağan’a bağlı 650 nüfuslu Deştin köyünde ilk defa Deştin Çayı Kültür ve Doğal Yaşam festivali düzenlendi. Yatağan’da 5 yıldır köylerine Çimento Fabrikası kurulmaması için verdikleri mücadele ile gündeme gelen ve bu süreçte Alişar, Şeref ve Esenköy’deki bine yakın köylünün desteği ile Muğla Çimento tarafından köylerine yapılması planlanan çimento fabrikasını karşı başlattıkları hukuk mücadelesi kazanan köylüler hukuk zaferini festivale dönüştürdü.

Festival alanındaki “Yaşam, Toprak, Hava, Su, Güneşle Mümkün”, “Deştin Çayı Özgür Akacak, Köylerimiz Yeşil Kalacak”, “Yaşamımıza, Havamıza, Suyumuza, Ormanlarımıza, Sağlığımıza, Onurumuza ve Emeğimize Sahip Çıkıyoruz” ve “Son Irmak Kuruduğunda, Son Ağaç Yok Olduğunda, Son Balık Öldüğünde, Zengin Adam Paranın Yenilmeyeceğini Anlayacak” yazılı pankartlar ise dikkat çekti.

2 Eylül Cuma günü Deştin İlk Öğretim Okulu bahçesinde köy Muhtarı Dursun Üstün’ün konuşması ile başlayan Deştin Çayı Kültür ve Doğal Yaşam Festivali bisiklet ve uçurtma şenliği, gençlerin halat çekme, çuval ve yumurta yarışı ile şenliğe dönüştü.

Köyün gençleri arasındaki halat çekme, çuval ve yumurta taşıma yarışı heyecanlı dakikaların yaşanmasına neden oldu. Yarışmalarda yumurtaları taşıyan yarışmacıların yumurtalarını bitiş çizgisine geçmeden düşürmeleri renkli görüntüler oluşturdu. Yarışmaların ardından Yatağan Tema Vafkı Üyesi Gençler zeytin fidanı dikimi gerçekleştirdi.

Birbirinden renkli yarışma ve etkinliklerin yapıldığı festivalin ilk gününde Akdeniz Yeşiller Derneği Üyesi Coşkun Tamer, Ziraat Yüksek Mühendisi Hakan Ozan Erzincanlı, Akdeniz Yeşiller Derneği Üyesi Bilge Contepe ve Muğla Üniversitesinden Yardımcı Doç. Dr. Semra Purkis okul bahçesinde düzenlenen panele katıldı.

Panelde Ziraat Yüksek Mühendisi Hakan Ozan Erzincanlı Sürdürülebilir Ekolojik Tarım, Muğla Üniversitesinden Yardımcı Doç. Dr. Semra Purkis İnsanların yaşadıkları mekanları belirleme hakları hakkında köylülere bilgi verirken, Akdeniz Yeşiller Derneği Üyesi Bilge Contepe ise HES, Nükleer ve Termik Santrallerin çevre ve insan sağlığı etkilerini değerlendirdi.

Contepe, “Biz yıllar önce Deştin köyüne çimento fabrikası kurulmaması için köylülerin mücadelelerinde kendilerine öncülük ettik. Bu ülkede son yıllarda tarım alanları, ovalar, tarlalar başta olmak üzere her yerleri peşkeş çektiler. Korumacı davranmadılar. Yerli halkın kararları ve düşünceleri alınmadı. Gelişme ve kalkınma uğruna bu ülkeyi talan ettiler. Deştin köyüne yapılması planlanan çimento fabrikası başta olmak üzere her yerde tarımı yok edip, insan sağlığını olumsuz yönde etkileyecek çimento fabrikalarını kurmak istediler. Avrupa’daki ülkelerde çimento fabrikaları kurmak yasak. Çünkü orda çevre maliyeti var. Ama Türkiye’de çevre maliyeti yok. Böyle bir maliyet ülkemizde olmadığı için her yere çimento fabrikası kurmaya başladılar. Deştin köyüne kurulması planlanan çimento fabrikası ile cennet içinde yer alan doğa harikası yok edilmek istendi. Çevreye kirlilik saçan Yatağan Termik Santralinden çıkan küller, Deştin köyüne kurulması düşünülen çimento fabrikasında kullanılacaktı. Ama Deştin başta olmak üzere Alişar, Şeref ve Esenköy halkı yerel yönetimleri yaptıkları haklı mücadeleleri ile gereken dersi verdi. Bugün 50 tane lisansı verilmek üzere ithal kömürle çalışan termik santraller kurulmak isteniyor. Elektrik Mühendisleri odasına göre ise 10 bin tane HES yapılacak. Bu ülkede ve Deştin köyünde yetiştirilen sebze ve meyveler zehir ve kirlilik ile üretilecek olan elektrik için yok edilmek isteniyor. Biz bugün haklı mücadelelerini devam ettiren ve Kültür ve Doğal Yaşam festivalini düzenleyen köylülerin her zaman yanında olacağım. Mücadelelerine her zaman destek vereceğim.”dedi.

Deştin köyü başta olmak üzere Alişar, Şeref ve Esenköy halkı ile düzenlenen Deştin Çayı Kültür ve Doğal Yaşam festivalinde panelin ardından köyün yöresel sanatçıları ile coşan Deştin Köyü Muhtarı Dursun Üstün ve köylüler oynadıkları Zeybek ve Kerimoğlu türküleri ile festival coşkusunu doyasıya yaşadılar.

Festivale misafir olarak katılan CHP Muğla Milletvekili Tolga Çandar bir sürpriz yaparak sahneye çıktı ve köylülere Muğla şivesiyle birkaç parça türkü söyledi.

Milletvekili Çandar, “Muğla insanın en önemli özelliği örgütlü olma konusundaki duyarlılığıdır. Artık halk hareketi ile Türkiye’de keyfi uygulamalar rahatça gerçekleştirilememektedir. Deştin köyündeki bu duyarlılık oluştu. Çimento fabrikasının yapılmasına izin vermeyen köy halkı, coşkusunu bu düzenledikleri festival ile kutluyor. Biz her zaman örgütlü bir şekilde yaşamaya devam edeceğiz. Ama bizim karşımızda olanlar örgütlü olmaktan hoşlanmazlar. Birey olanları böler, parçalarlar ve köle haline getirirler. Ama biz hep örgütlü kalacağız. Biz her zaman Deştin köylülerinin halkı mücadelesinin yanında olacağız. Halkın istemediği hiçbir şey yapılamaz.”dedi.

Deştin Köyü Muhtarı Dursun Üstün, “Biz Deştin köyü ile çevre köylerdeki vatandaşlarımız ile bir bütün olup, sürdürdüğümüz mücadelemiz ile köyümüze çimento fabrikası kurulmasını ve doğa harikası yeşilliklerimizin yok olmasına karşı çıktık. Mücadelemiz her zaman devam edecektir. Kazanılmış hakkımız ile bugün köyümüzde Deştin Çayı Kültür ve Doğal Yaşam Festivalimizi düzenledik. Bundan sonraki yıllarda da bu festivalimizi geleneksel hale getirip, devam ettireceğiz.”dedi.

CHP Muğla Milletvekili Tolga Çandar’ın ardından sahne alan Sanatçı Serap Yağız’ın söylediği şarkılarla köylüler kazanılmış hukuk zaferini doyasıya kutladı.

Deştin köyünde düzenlenen Deştin Çayı Kültür ve Doğal Yaşam Festivaline CHP Muğla Milletvekili Tolga Çandar, Muğla İl Genel Meclisi Başkanı Cemal Gürpınar, Ak Parti İlçe Başkanı Mustafa Toksöz, Ak Parti Yatağan İl Genel Meclis Üyesi Mustafa Şahbaz, CHP İlçe Başkanı Kamil Genek, Deştin Köyü Muhtarı Dursun Üstün, Yatağan Tema Vakfı temsilcisi Ülkü Akbaba, Tema Vakfı Üyesi Gençler, Akdeniz Yeşiller Derneği Üyesi Bilge Contepe ve köy halkı katıldı.