İki yıl önce oğlunu kaybeden Burhan Şeşen "Şimdi onun yarım bıraktığı işleri tamamlıyorum" diyerek, termik santrallere karşı duruyor... Şeşen, sanatçı dostlarıyla Sinop'ta konser düzenliyor...
Aylin Aslım, Birol Topaloğlu, Bülent Ortaçgil, Ezginin Günlüğü, Fuat Saka, Gökhan Birben, Grup Gündoğarken, Gürol Ağırbaş ve orkestrası ile Moğollar,Şevval Sam ,Taner Öngür&Serap Yağız ve Yeni Türkü... "Hep bir ağızdan termik santrale HAYIR!" diyerek biraraya geldiler. 26 Eylül günü Sinop'ta ücretsiz halk konseri düzenliyorlar...
Bu konserin mimarı sanatçı Burhan Şeşen ile neden böyle bir işe girdiklerini konuştuk...
- Konser fikri nasıl doğdu?
İyi haberler diye bir program yapıyordum, o zaman da Sinop’ta trafik ışığı olmadığını öğrendim ve onun haberini yapmaya gittim. Gittiğimde inanılmaz beğendim, herkes birbirine günaydın diyor. Bir balıkçı kasabası... Çok güzeldi. Belediye başkanı ile görüştüm, çevre platformundan arkadaşlarla konuştum. Herkes çok üzgündü, termik santral konusunda. Napalım dediler. Ben müzisyenim ancak böyle bir konser ile yardımcı olabilirim dedim. İki ay önce oldu tüm bunlar. Döndüm İstanbul’a arkadaşlarla konuştum, kabul ettiler.
Normalde yirmi, otuz kişinin yapacağı bir organizasyon bu, ama ben, bir de asistanım Barış ile beraber hallettik hepsini . Sesinden ışığına, arkadaşların kalacağı otelllere, basın ilişkilerine hepsi ile tek tek kendimiz ilgilendik... Belediye bize çok destek veriyor...
Neden özellikle termik santral, çünkü onu durdurma gücümüz var. Özel bir işletme termik santralı yapan. Nükleer santraller az çok devletlerarası bir iş... Onu da durdurmalıyız tabi...
Termik santrallerle ilgili tüm dosyaları okudum. Bilirkişi raporlarını hepsini okudum. Bir kere deniz suyunun iki derece artması konusu var ki, bu olursa o bölgede balık kalmayacak demek. Ekolojik denge alt üst olacak. Her gün tonlarca cüruh, kül, karbonmonoksit çıkacak. Sinop’ta yaşayan bir sürü canlı türü ölecek. Durdurabileceğimiz bir şey bu...
Ben Karadenizli değilim. Ama çok sevdim, çok beğendim. Üstelik de halk istemiyor bu termik santrali. İnsanlar bu konulara siyasi bir eylemmiş gibi bakıyor. Hiç değil. Çünkü çıkacak olan zehri sağcısı da solcusu da hepsi birlikte soluyacak.
- Tüm bunlar tüketim alışkanlıklarımızın bir sonucu aslında değil mi?
Vahşi kapitalizm bu. Sanki insanlar tek canlı kendileriymiş gibi hareket ediyorlar. Onların deniz umrunda ne hayvanlar umrunda, ne bitki umrunda. Çok çok bencilliğe ve yalnızlığa itildiler. İnsanların bu kadar depresif ve stresli olmalarının nedeni doğadan kopmaları... Doğayla iç içe, barışık olsalar böyle olmayacak...
- Hidroelektrik santralleri ile ilgili ne düşünüyorsunuz?
Aynı şekilde HES’lerde de sorun var. Bütün o güzelim yerlere elektrik santralleri kuruluyor. Aslında bu konser bir başlangıç. Bu konseri Mersin’de de yapacağız. İsimlere baktığınız zaman, orada söyleyecek lafları olan önemli isimler... Niyetim o ki bu konserlerin ardından bu termik santrali yapmak isteyenler vazgeçerler. Çünkü dosyalar dolusu raporlar var. Ütopik bir şey değil. Biz bu konserle 15.000 kişinin gelmesini hedefliyoruz. Bu sayede sesimizi daha çok duyuracağımızı düşünüyoruz...
- Bu işlere "burnunuzu soktuğunuzu" düşünüyor musunuz?
Hükümet ve yandaşları sanatçıları sadece onların kahvaltısına giden onların davetlerine icabet kişiler olduğunu düşünüyorlar. Ben Türkiye’de Küba gibi bir sosyaliz olana kadar muhalif olmaya devam edeceğim.. CHP’de iktidar olsa muhalif olurum. Burnunu sokmak değil tam tersi olması lazım. Sanatçının devlet yanlısı olmaması lazım. Bir sürü aksayan konu var sanatçıların bunları dile getirmesi gerekiyor...
- Neden bu konuya öncelik verdiniz?
Sinop korunması gereken bir yer. Oraya gittiğimde aklım almadı olacaklara. Bir şeyler yapabileceğimize inanıyorum. Bunları durdurabileceğimize inanıyorum. Türkiye’de birçok sorun var. Çevre sorunu daha gerilerdeymiş gibi geliyor insanlara ama aslında asıl sorun bu.
Serhan’dan sonra hayatımda böyle bir sayfa açıldı. Son iki senedir “daha iyi ne yapabilirim?” diye soruyorum hep kendime... Daha önce “daha iyi müzik, daha iyi şarkı”ydı... Şimdi onların dışında ne yapabilirim diye soruyorum kendime... Onun adını daha iyi yaşatmak için çalışıyorum. Bu konseri de onun adı ile açılan Serhan Şeşen Derneği ile ortak yapıyoruz. Hakkikaten Serhan’ın çok iyi bir dünya özlemi vardı. O olmadı. Onun yarım bıraktığı işleri tamamlamaya çalışıyorum. Onun için bu kadar çok çalışıyorum... Onun adını var etmeye çalışıyoruz...
"Termik" Konser
"Hep bir ağızdan termik santrale HAYIR!" diyerek biraraya geldiler. Bülent Ortaçgil'den Yeni Türkü'ye çok sayıda sanatçı tepkilerini şarkılarla dile getirecekler...
“HEP BİR AĞIZDAN TERMİK SANTRALE HAYIR” adlı ücretsiz halk konserini düzenleyenler amaçlarını şu sözlerle anlatıyorlar:
"Türkiye’de faaliyet gösteren 15 adet termik santrale ek olarak , üçü Sinop ve çevresinde olmak üzere 47 adet yeni termik santral daha yapılması gündemde. İnsan sağlığı, iklim ve ekolojik denge için ciddi bir risk oluşturan termik santrallere karşı 26 Eylül Pazar günü saat 20.00’da Sinop Uğur Mumcu Meydanı’nda Metin Uca’nın sunuculuğunu yapacağı bir konser düzenleniyor. Sinop Belediyesi ile Serhan Şeşen Müzik Felsefe ve Yaşama Saygı Derneği’nin ortak çalışması olan ücretsiz halk konseri’nde Türkiye’nin saygın ve çevreye duyarlı sanatçı ve grupları yer alacak…
“HEP BİR AĞIZDAN TERMİK SANTRALE HAYIR” ücretsiz halk konserine tüm halkımızı bekliyoruz.
Gürol Ağırbaş ve orkestrası’nın eşlik edeceği sanatçılar;
(alfabetik sırayla): Aylin Aslım-Birol Topaloğlu-Bülent Ortaçgil- Ezginin Günlüğü –Fuat Saka-Gökhan Birben-Grup Gündoğarken-Moğollar- Şevval Sam ,Taner Öngür&Serap Yağız ve Yeni Türkü…"
"HEP BİR AĞIZDAN TERMİK SANTRALE HAYIR" ücretsiz halk konseri
http://www.ntvmsnbc.com/id/25132971
Termik Santral Tehlikesi Devam Ediyor
Bilindiği üzere İlimiz Gerze ilçesi Yaykıl Köyü, Çakıroğlu mevkiinde, Anadolu grubu tarafından yapılmak istenen 1200 megavat gücünde ithal kömürle çalışacak olan termik santral halkımızın haklı tepkisine ve Danıştay 13.ncü dairenin “yürütmeyi durdurma”
kararına rağmen haksız ve hukuksuzca çalışmalarını sürdürmektedir. Anadolu Grubu kiraladıkları bir gemi ile Gerze - Çakıroğlu sahilinde denizde etüt çalışmalarında bulunmaktadır. ÇED süreci devam ederken bu çalışmalarda bulunmaları, muhtemel ÇED Raporunun ipuçlarını vermektedir. Türkiye Cumhuriyeti Bir Hukuk Devletidir. Bir Çadır Devleti değildir. Şu anda devam eden denizdeki çalışma derhal durdurulmalıdır.
Başından beri yönetmeliklere ve kanunlara aykırı olarak çalışmalarını sürdüren Anadolu Termik Santralleri Elektrik Üretim Anonim Şirketi , Çevresel Etki Değerlendirmesi Yönetmeliğine aykırı bir şekilde “ÇED Olumlu veya ÇED Gerekli Değildir” kararı almadan
20.11.2008 tarihinde Enerji Piyasası Denetleme Kurumu’ndan “üretim Lisansı” almış bulunmaktadır. Bu hukuksuzluğa kayıtsız kalamazdık. Sinop Çevre platformu, Sinop Barosu, Yaykıl Köyü Muhtarı Ahmet Tiryaki, Cengiz Oğuz, Sn. Bakan Yaşar Topçu“Yürütmenin Durdurulması ve Üretim Lisansının İptali” için dava açılmış ve Danıştay 13.ncü daire 20 Temmuz 2009 tarihinde “Yürütmeyi Durdurma “kararı vermiştir. Bu karardan sonra normal bir hukuk devletinde Santral faaliyetinin sona ermesi gerekir. Ne acıdır ki , kararı yok sayan Anadolu Grubu 7 Aralık 2009 tarihinde Çevre ve Orman
Bakanlığına ÇED Başvurusunda bulunmuş, 3 Mayıs 2010 tarihinde Gerze Kapalı Spor salonunda yüksek ses sistemleri ile sunum halka dayatılmaya çalışılmış ve halkın yoğun protestosu üzerine emniyet güçlerinin biber gazı ile müdahalesi üzerine sunun yapılamadan
toplantı sona ermiştir.
ÇED sürecinin bir parçası olan “Kapsam ve özel format belirleme toplantısı” 06 Mayıs 2010 tarihinde Çevre ve Orman Bakanlığında yapılmış ve Sinop ve Gerze Belediye Başkanları, Sivil toplum Örgütlerinin temsilcileri, sn mv.Özer Gürbüz ve Engin Altay, sn. bakanlarımız Yaşar Topçu ve Metin Bostancıoğlu, Yeşil Gerze Çevre Platformu ve Sinop Çevre platformu yürütme kurulu üyeleri, Yaykıl Köyü Muhtarı Ahmet Tiryaki’nin katılımı ile haklılığımız ve endişelerimiz ortaya konulmuştur.
ÇED Yönetmeliği gereği “Kapsam ve Format “ belirleme aşaması 12 iş gününde sonuçlandırılması gerekirken bu süreç aylar sürmüş, olumsuz görüş bildiren kamu kurum ve kuruluşlarının görüşleri hiçe sayılmış ve bazı kurumların görüşleri değiştirilmiştir.
Yapılmak istenen santral kanun ve yönetmeliklere aykırı olarak devam etmektedir. Şu an itibari ile Çakıroğlu SİT alanında ve denizde yapılan etüt çalışması, Tarım İl Müdürlüğü, Müze
Müdürlüğü, Sahil Güvenlik Komutanlığı, İl Çevre ve Orman Müdürlüğü bilgisi dışında , izin alınmadan devam etmektedir. Unutmamalıdır ki Türkiye Cumhuriyeti Devleti bir Hukuk Devletidir. Muz Cumhuriyeti ve Çadır Devleti değildir. Kamu kurum ve kuruluşlarını kanunlarla belirlenen görevlerini yapmaya ve bu zorbalığa dur demeye davet ediyoruz.
SİNOP ÇEVRE PLATFORMU
YEŞİL GERZE ÇEVRE PLATFORMU (YEGEP)
İlgili Dosyalar:
- termik konser [JPG] [16.20K]